Bakan Pakdemirli: Hem havadan hem karadan müdahaleyle 16 günde 297 yangını kontrol altına aldık

12 Ağustos 2021 Perşembe 15:02

ANKARA (AA) – Bakan Bekir Pakdemirli, yazılı açıklamasında, Antalya Manavgat ve Muğla başta olmak üzere 54 ilde çıkan orman yangınlarına karşı verilen mücadelenin detaylarını paylaştı.

Olağanüstü hava koşullarına rağmen orman teşkilatının yangınlarla mücadelesinin cansiparane bir biçimde sürdüğünün altını çizen Pakdemirli, “28 Temmuz’dan bu yana 298 orman yangını çıktı. Tarihimizin en zorlu yangınlarıyla mücadele ediyoruz. Hem havadan hem karadan müdahaleyle 16 günde 297 yangını kontrol altına aldık.” değerlendirmesinde bulundu.

Pakdemirli, yangınlarla mücadelede kullanılan Turboprop veya Turbofan motorlu uçakların su taşıma kapasitesinin 12 tona, helikopterlerin su taşıma kapasitesinin ise 10 tona kadar çıktığına dikkati çekerek, “Esasen havada ne kullandığınız değil, yere ne kadar su attığınız önemli. 2002 yılındaki hava araçlarımızın toplam su kapasitesi 68 ton iken, bunu 2021 yılında 119 tona yükselttik. Yangınların zorluğuyla birlikte ek önlemlerimizi aldık. Yurt dışından gelen desteklerle birlikte mücadelemiz devam ediyor.” ifadelerini kullandı.

“Helikopterler daha etkili olabiliyor”

Yangın filosunda uçak veya helikopter kullanımının, topoğrafya ile doğrudan ilişkili olduğuna işaret eden Pakdemirli, uçakların düz alanlardaki yangınları söndürmede daha başarılı olduğunu ancak denize uzak alanlarda yangınlarla mücadelede dezavantajlı bir durum ortaya çıktığını vurguladı.

Pakdemirli, yangınla mücadelede ülke topoğrafyası dikkate alındığında helikopterlerin seri hareket etmesi, sorti sayısının fazla olması ve nokta atışı yapabilmesiyle oldukça avantajlı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Ülkemizde sayıları 4 binin üzerinde olan yangın havuz ve göletlerinden su alabilen, manevra kabiliyeti uçaklardan çok daha yüksek helikopterler daha fazla miktarda suyu, daha kısa sürede yangın mahalline taşıyabilmektedir. Özellikle kırık ve engebelide arazilerde helikopterler daha etkili olabilmektedir. Büyük alanlarda etkili olan yangınlarda, birkaç helikopterden oluşturulan filolar ile aynı cepheye seri atışlar yaparak etki sağlanmaktadır.”

Orman teşkilatının, yangınlara karşı Türkiye genelinde toplam 1667 noktada konuşlanmış ilk müdahale ekibinin hazır bulunduğunu aktaran Pakdemirli, 10 bin 545 yangın işçisi, 4 bin 110 teknik eleman, 6 bin 435 memur olmak üzere toplam 21 bin 90 personelin orman yangınlarıyla mücadele çalışmalarında etkin şekilde görev aldığı bilgisini paylaştı.

Pakdemirli, son 19 yılda arasöz sayısını 637’den 1078’e çıkardıklarını belirterek, 2002’de su ikmal ve ilk müdahale aracının olmadığını mevcut durumda ise 281 su ikmal, 2 bin 270 ilk müdahale aracı bulunduğunu bildirdi. Pakdemirli, “Orman teşkilatımızda yer alan 3 amfibik uçak, 39 helikopter ve 1 insansız helikopter, jandarmanın 10 helikopteri, farklı ülkelerden gelen 27 hava aracı etkin şekilde yanan alanlara havadan müdahale ediyor. Kara mücadelesinde de 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası, 5 bin 250 personel ile yangınları kontrol altına almaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“THK ile hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır”

Pakdemirli, kamuoyunda tartışılan “Türk Hava Kurumu (THK) uçakları kullanılmadı, yangın büyüdü” iddialarına ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulundu:

“THK envanterinde bulunan uçaklar hem kapasite hem manevra bakımından yetersiz olduğu için yeni bir filo kiralaması yaptık. 2002’de THK’dan kiralanan uçaklar, M-18 Dromader modeli tek motorlu (pervaneli), havaalanından dolum yapan ve tek seferde 1 ton su taşıyabilen küçük, eski teknoloji uçaklardı. Bu uçaklar 4 tanesi 1 filo olacak şekilde çalıştırılmıştı. Bu uçaklardan yeterli verim alınmadığı için ileriki yıllarda amfibik uçakların kullanılması yönünde karar alındı. Kaldı ki bizim THK ile hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır. 2020’de 2 uçak, 2021’de 3 uçak ve 18 helikopteri orman yangınlarıyla mücadelede kullanmak üzere THK Gökçen Havacılık İktisadi İşletmesi’nin içinde bulunduğu ortaklıklardan kiraladık.”

Muhabir: Mustafa Çalkaya