Bankacılık Sektör ve Endeks İncelemesi !

Ekonominin en önemli paydaşlarından olan bankacılık sektörü senelerdir belli ölçekli krizlerden başarıyla çıktı. 2020 yılında şu ana kadar modern ekonomik sistemin tecrübe etmediği bir krizle karşı karşıya kalan sektör COVID-19 salgını sebebiyle bankaların ilk kez kısıtlamalarla karşılaşarak yeni bir model arayışına girdi.

8 Şubat 2021 Pazartesi 17:00

Ekonominin en önemli paydaşlarından olan bankacılık sektörü senelerdir belli ölçekli krizlerden başarıyla çıktı. 2020 yılında şu ana kadar modern ekonomik sistemin tecrübe etmediği bir krizle karşı karşıya kalan sektör COVID-19 salgını sebebiyle bankaların ilk kez kısıtlamalarla karşılaşarak yeni bir model arayışına girdi.

Sektör bu süreçte özellikle kriz yönetiminde benzeri görülmemiş bir tecrübe kazandı. Bu tecrübe bankacılık sektörünü kuvvetlendiren bir etken oldu. Kriz senaryolarında back-up planlarının değeri tekrar ortaya çıkarken bankaların bu planlara daha fazla önem vermesi de gelecek için önemli bir durum oluşturacaktır. En önemli dönüşüm ise dijitalleşme alanında gerçekleşti. Bankacılık sektörü halihazırda dijitalleşme alanında önemli atılımlar gerçekleştirmekteydi ancak COVID-19 bu süreci hızlandırırken genele yayılmasına yardımcı oldu. Ayrıca 2020 yılında bankalar önemli bir kredi büyümesi ve yeniden yapılandırmalar gerçekleştirdi. Bu süreci doğru yöneten bankaların bilançoları önemli bir gelişme kaydetti.

Türk bankaları aslında ülkemizdeki şirketleri bilançolarında taşıyorlar

Onların gidişatı ne kadar iyiyse bankalar da genellikle o kadar iyi olurlar. Bu şirketlerin kredi dönüşlerinde ne kadar sorun olursa bankaların da dertleri o kadar büyüyor demektir. Bu sebeple artan batıklar çokça karşılık ayırmayı gerektirdi.

Bu süreçte devlet kamu bankalarına ekonomiyi ayakta tutma görevi verdi. Sektörün çok üstünde kredi büyümesi oranı ve kamu sermayelendirmeleri yardımı ile kamu bankaları piyasa fiyatlarının çoğu zaman altında fiyatlar vererek piyasayı domine ettiler. Böylelikle devasa kredi büyümeleri ortaya çıktı. Ancak özel bankaların toplam içindeki payları hızlı şekilde daraldı. Diğer yandan ücret ve komisyon uygulamaları banka karlarını budayacak şekilde uygulandı. Vergi ödemelerinin sadece kamu bankaları aracılığıyla yapılması gibi müşteri kaçıran uygulamalar da özel bankalar üstündeki baskıyı artırdı. Üstüne bir de refinansman koşullarının kolaylaştırılması gelince, bankalar evvelce 20-30’la sattıkları kredileri neredeyse tek haneden yapılandırdılar.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Aralık Raporuna göre sektörünün gelir tablosunda faiz gelirleri 423 milyar TL, faiz gideri ise 209 milyar TL olarak gerçekleşti.

Rapora göre kamu ve yerli bankalar Aralık ayında karlıklarını arttırırken yabancı bankaların bir önceki yıla göre net karı bir önceki yıla göre azalmıştır.

Özkaynak karlılığında ise benzer şekilde kamu ve yerli bankalar söz konusu dönemde artış yaşarken yabancı bankalar düşüş sergilemişlerdir.

Bankacılık sektörünün 2020 Aralık ayındaki aktif karlılığı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre düşüş göstermiştir.

Türk Bankacılık Sektörünün sermaye yeterlilik oranı %18.76 seviyesindedir. Bu oran banka sahiplik oranlarına göre incelendiğinde yerli ve özel bankaların sektör ortalamasının üzerinde bir sermaye yeterlilik oranına sahip olduğu görülecektir.

Fonksiyon alanlarına göre yapılan incelemede ise kalkınma ve yatırım bankalarının sektör ortalamasının 7 puan üstünde bir sermaye yeterlilik oranına sahip olduğu görülecektir.

2021 Yılında Bankacılık Sektörünün Beklentileri ve Hisse Analizleri

Borsada işlem gören hisse incelemelerinde sektörün önde gelen bankalarından AKBANK, GARANTİ, HALKBANK gibi büyük bankalar hisse bazında kötü performans sergilemişlerdir. Katılım ve kalkınma bankalarında ise hisse performansları daha iyi seyir izlemiştir. Bu durum sektörel bazda karlılık analizlerine benzerlik göstermektedir.

Sonuç olarak 2021 yılında bankacılık sektörüne ilişkin güncel gelişmeleri haberlerimizden takip edebilirsiniz.

(Kaynak : BDDK – Ahmet ÇETİNKAYA)