SPK Başkanı Taşkesenlioğlu’ndan halka arz ile ilgili uyarılar geldi.
Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, 2020 yılında sermaye piyasalarına giren 786 bin yeni yatırımcının risk ve getiriyi doğru kurgulayamazsa uzun vadede önemli bir talep kaybı haline gelebileceğine dikkat çekti.
20 Ocak 2021 Çarşamba 13:08
SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, TÜSİAD tarafından düzenlenen webinarda yaptığı açıklamada “786 bin yeni yatırımcı risk ve getiriyi doğru kurgulayamazsa uzun vadede önemli talep kaybı haline gelebilir” ifadelerini kullandı.
Taşkesenlioğlu;
“Türkiye’de de gözlemlediğimiz bu seriye borsadaki işlem hacmi ve endeks değeri rekorlarla eşlik etti. 2020 öncesi son üç yılda sırasıyla 1.5, 2 ve 2.1 trilyon TL olurken 2020 yılında işlem hacmi bir önceki yıla yüzde 200’ün üzerinde artışla 6.6 trilyon TL olmuştur. Yılın üçüncü yarısından itibaren ise söz konusu talep arz tarafından da karşılık bulmuş, birincil halka arzlar ve bedelli sermaye artırımları artmıştır. Önemli ölçüde artan yerli yatırımcı sayısı, küresel likidite bolluğu, Türkiye’nin salgın öncesi seviyelere düşen risk primi 2021 yılında yerli ve yabancı yatırımcının sermaye piyasaların ilgisinin artacağına işaret ediyor” dedi.
Halka arzlar için ise;“Sermaye piyasalarının büyümesini etkileyecek gelişmeler bu yılın önemli olduğunu gösterdiğini vurgulayan Taşkesenlioğlu, ayrıca geçmiş yıllardaki tecrübelerinin de yatırımcının piyasadaki algısının bugünkü talebin ve arzın doğru dengede karşılaşmasına bağlı olduğunu gösterdiğine dikkat çekti. Taşkesenlioğlu, şöyle konuştu:
“2021 yılında konulacak örnek uygulamalar önümüzdeki 10 yıl için gösterge niteliğinde olacak. Sermaye piyasalarının uzun vadeli sürdürülebilirliği üç ana faktörün üç farklı dengeyi doğru şekilde sağlamasına bağlı. Birinci denge sermaye piyasalarının genişleme ve derinleşme dengesi. Bu konuda en büyük sorumluluk SPK olarak bizde ve yatırım kuruluşlarına düşüyor. Halka arzın temel faydalarından birisi ekonominin geniş kesimine doğrudan finansmanı sağlamaktır. Kısa vadede halka arz olan şirket sayısının artması cazip görülebilmektedir, ancak borsa kotunda kalıcı olamayan şirketler uzun vadede sermaye piyasasının imajını zedeliyor. Bir tane kötü örnek birden fazla şirketin halka açılmasına engel teşkil ediyor. Artan taleple uygun birçok ölçekli şirketin halka arza yönelmesi ekonomi ve bilançolar için kıymetli buna sermaye piyasalarının derinleşmesi ve genişlemesi eşlik etmeli.” ifadelerini kullandı.
Taşkesenlioğlu denge için diğer önemli unsurun risk ve getiri olduğunu ve bunu da yatırımcıların sağlayacağını belirterek şöyle konuştu:
“Yatırımcıların kalıcı olabilmeleri için getiri hedefinin nasıl risk içerdiğini anlamaları, kararlarının muhtemel sonuçlarını analitik biçimde hesap edebilmeleri gerekiyor. Bunu sağlayacak olan finansal okuryazarlık ve uzun vadeli yatırım anlayışıdır. 2020 yılında hisse senedi piyasalarına giren 786 bin yeni yatırımcı risk getiri beklentilerini doğru kurgulayamazsa bu uzun vadede önemli talep kaybı haline gelebilir. Bu konuda SPK olarak çok yönlü şekilde çalışıyoruz. Bireysel yatırımcıları uyarırken diğer taraftan bu kişilerin yoğun şekilde bulundukları ve etkilendikleri sosyal medya platformlarını yakından takip ediyoruz.”
Halka arzlar konusunda 2021 yılında büyük potansiyel olduğunu herkesin kabul ettiğini söyleyen Taşkesenlioğlu,
“Bu üç dengenin birlikte sağlanması sermaye piyasalarımızın bugünü ve yarını için önemli. Bu adımlar sermaye piyasamızın güvenilir, şeffaf ve etkin çalıştığının göstergesi olacak. 2022 yılında faaliyete geçecek yerleşkesiyle vücut bulacak olan İstanbul finans merkezinin güçlü bir finansal yapı ile rakipleriyle rekabet edebilecek hale gelmesini sağlayacak” dedi.