Depresyon gençlerde unutkanlığı tetikliyor
16 Haziran 2020 Salı 10:06
İSTANBUL (AA) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof.Dr. Lütfü Hanoğlu, unutkanlık ve dikkat eksikliği gibi sorunların gençlerde yaygın olarak görülebildiğini vurgulayarak, “Bu durum önemsiz ve geçici olabildiği gibi bazen temelinde farklı sebepler yatıyor olabilir. Vitamin eksiklikleri, hormon problemleri, depresyon ve benzeri ruhsal sorunlar, kronik nörolojik sorunlar sebebiyle unutkanlık ve dikkat eksikliği ortaya çıkabilir. ” dedi.
Hanoğlu AA muhabirinin gençlerde unutkanlık ve dikkat eksikliğinin sebeplerine ilişkin sorularını cevapladı.
Hanoğlu, unutkanlığın farklı yaşlarda, farklı nedenlerden dolayı ortaya çıkabilen bir durum olduğunu ifade ederek ileri yaşlar için Nörodejeneratif hastalıklar denilen Alzheimer hastalığı ve benzer demansların (bunamaların) unutkanlık problemlerinin en sık karşılaşılan sebebi olduğunu kaydetti.
Unutkanlığın günümüzde genç ve çalışan nüfusta yaygın olarak şikayet edilen bir durum haline geldiğini hatırlatan Hanoğlu, okul ve iş hayatında performans düşüklüğünün önemli sebeplerinden biri olarak ilişkilendirilen bu durumun genç insanlarda önem verilmesi gereken sağlık sorunlarına kaynaklık edebileceğini bildirdi.
Hanoğlu, vitamin eksikliğinin ve hormon bozukluğunun unutkanlığın sebeplerinden olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Özellikle B 12 ve D vitaminleri olmak üzere dikkat eksikliği ve unutkanlığın sebebi vitamin eksiklikleri olabilmektedir. Vitaminler normal koşullarda yiyecekler (D için güneş) ile alınabilen bu vitaminler değişik sebeplerle (genetik özellikler, beslenme bozuklukları ya da emilim bozuklukları vb.) Vücutta yetersiz hale gelebilirler. Ayrıca hanımlar arasında nerdeyse bir salgın halini alan otoimmün bir hastalık olan Haşimato hastalığı bazen tiroid bezinin yetmezliği ile sonuçlanabilir ve diğer sorunların yanında unutkanlık sebebi olabilir.”
“Dikkat sorunları da olabilir”
Depresyon ve benzeri ruhsal sorunların ve kronik nörolojik hastalıkların unutkanlığı tetikleyebileceğini hatırlatan Hanoğlu, “Günümüz okul ve iş yaşamında neredeyse hepimizin maruz kaldığı aşırı iş yükü, stresli bir hayat, sonunda depresif ruhsal durumlara, anksiyete bozukluklarına ve benzeri ruhsal bozukluklara yol açabilir. Bu durumlarında önde gelen semptomu unutkanlık ve dikkat sorunları olabilir.
Ayrıca kronik nörolojik hastalıklara eşlik eden durumlar. Örneğin sinir sisteminin başka özellikte hastalıkları olarak bilinen Multipl Skleroz, epilepsi vb. gibi kronik hastalıklar ya da kafa travmaları (özellikle trafik kazaları, spor yaralanmaları vb. sonrası) gibi geçirilmiş beyin hasarları sonrasında unutkanlık ve dikkat sorunları gibi çok net olmayan/müphem şikayetlere yol açan bilişsel işlevlerde problemler ortaya çıkabilir.” diye konuştu.
Hanoğlu, karşılaşılan bu semptomlar sonrası yapılacak ilk işin bir uzmandan yardım almak olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Semptomların hayatınızı etkilediğini düşünüyorsanız yapılacak ilk iş, bu konunun uzmanı bir nörolog ile detaylı bir muayene ve görüşme gerçekleştirilmektir. Sonrasında gerek görülürse, kan tahlilleri MR, EEG, gibi bilindik yöntemlerin yanı sıra halk arasında unutkanlık testleri olarak bilinen Nöropsikometrik Değerlendirme uygulanıyor.
Bu testler, birincil olarak gerçekten akli melekelerde/hafızada bozulma olup olmadığını bize göstermektedir. İkincisi böyle bir bozulma varsa, bunun paternini yani hangi işlevlerin bozulup hangi işlevlerin hala sağlam kaldığını göstermektedir. Buda hastalığın ayırıcı tanısı yani sebebi hakkında bilgi verebiliyor ayrıca tedavinin planlanmasında ve gerekiyorsa özellikle bilişsel rehabilitasyonun başlatılması için çok önemli bir ön veriyi oluşturur.