Dünya nüfusu 2064’te en yüksek yaşlanma sayısını görecek!
15 Temmuz 2020 Çarşamba 11:29
Yeni bir araştırmaya göre dünya nüfusunun 2064 yılında 9.7 milyara çıkarak en yüksek seviyeyi göreceği, ancak 2100 yılına doğru düşmeye başlayarak 8.8 milyara kadar ineceği tahmin ediliyor.
CNN’de yer alan habere göre, Washington Üniversitesi Tıp Okulu Sağlık Verileri ve Değerlendirme Enstitütüsü’nden araştırmacıların yaptığı çalışmaya göre 2100 yılına gelindiğinde 196 ülkeden 183’ünün bugünkü nüfuslarını aynı seviyede tutmak için yeterli doğum oranlarına sahip olmayacağı belirlendi.
Araştırmacılar Japonya, Tayland, İtalya ve İspanya’nın da aralarında bulunduğu 23 ülkenin nüfuslarının yüzde 50’den fazla düşeceğini öngördü. Ancak Sahra Altı Afrika için bu durumun tam tersi olacağı, nüfusun 3 kat artabileceği belirtildi.
The Lancet dergisinde yayımlanan araştırma Hindistan ve Çin’in de dahil olduğu pek çok ülkede çalışan nüfusta ciddi bir azalma olacağı, bunun da ekonomik büyümeye, iş gücüne ve sosyal destek sistemlerine zararı olacağını gösterdi Araştırmayı yürüten Dr. Christopher Murray, “Dünya 1960’lardan bu yana ‘nüfus patlaması’ denen duruma odaklanmış durumda. Bir anda bir ‘çok fazla insandan çok az insana’ doğru bir dönüm noktası olduğunu görüyoruz” dedi.
Küçülen nüfuslar
Küresel Hastalık Yükü Araştırması 2017 verileri incelendiğinde araştırmacılar en çok küçülen nüfusların Asya ve batı ve orta Avrupa’da olacağı sonucuna vardı. buna göre Japonya’nın 2017’de 128 milyon olan nüfusunun 2100 yılına gelindiğinde 60 milyona düşmesi, Tayland’ın 71 milyondan 35 milyona düşmesi, İspanya’nın 46 milyondan 23 milyona düşmesi, Güney Kore’nin 53 milyondan 27 milyona düşmesi bekleniyor. Araştırmacılar, yaşlı nüfusun artacağının ve bunun de ekonomi üzerinde olumsuz etkileri olacağı konusunda da uyardı. Buna göre, doğum oranlarının düşmesi ve yaşam beklentisinin uzamasıyla 2100 yılında 65 yaşının üzerinde 2.37 milyar insan olacağı, 20 yaş altında ise 1.7 milyar insan olacağı tahmin ediliyor. 80 yaş üstü insan sayısının 6 kat artması bekleniyor. Araştırmacılar kadınların eğitime ve doğum kontrol yöntemlerine daha kolay erişebilmesinin bu tahminde rolü olduğunu belirtti.