Patara Deniz Feneri'nin eski ihtişamına kavuşması için 'hassas' çalışma yürütülüyor

21 Eylül 2020 Pazartesi 14:05

ANTALYA (AA) – Patara Antik Kenti’nde bulunan 26 metre uzunluğundaki deniz fenerinin kulesinin 2021’de tamamlanması planlanıyor.

Patara Antik Kenti’nde Roma İmparatoru Neron’un prestij eseri olarak yaptırılan deniz fenerini orijinal taş malzemeleriyle yükseltmek için çalışmalar devam ediyor.

Taş yığını şeklindeki yapının çevresinde gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda eserin orijinal malzemeleri gün yüzüne çıkarıldı. Burada bulunan taşlar, bölgede kurulan “taş hastanesi”ne getiriliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi bünyesinde yapılan veri değerlendirmesi çalışmaları kapsamında taşlar, tek tek modelle ve deprem simülasyonuna yönelik 3D optik tarama, statik ve güçlendirme malzemesi için ultrason taramasından geçiriliyor.

Veri değerlendirilmesinin bitmesiyle 26 metre uzunluğundaki fener kulesinin bir ay sonra yükselmeye başlaması ve 2021’de tamamlanması planlanıyor.

“Çok aşırı dikkatli ilerliyoruz, çok önemli bir eser”

Patara Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, AA muhabirine, deniz fenerinin çok detaylı bir restorasyon sürecinin bulunduğunu söyledi.

Ultrason ve optik taramalarla altyapı çalışmaları yaptıklarını aktaran Işık, bu işlemin ardından taşları orijinal yerlerine yerleştirmeye başlayacaklarını dile getirdi.

Işık, çalışmaların ardından yeniden işlevine döndürülecek olan fenerin ışığının yanmaya başladığını belirterek, şöyle konuştu:

“Çok aşırı dikkatli ilerliyoruz. Çünkü çok önemli bir eser. Deniz feneri sadece Patara için değil, Türkiye arkeolojisi için büyük öneme sahip bir yapıdır. Patara’daki fenerin birebir modeli olabilecek bir örneği sadece sikke üzerindeki bir benzeriyle tanımlayabiliyoruz. O da bir sikke üzerindeki Messina Deniz Feneri’dir. İmparator Neron eserinin yanına üstü altın kaplanmış bronz büyük harflerle, bu deniz fenerini denizcilerin selameti için yaptırdığını deklare etmiştir. Neron’un Patara’nın iç limanına da bir deniz feneri yaptırdığını tespit ettik. İkinci fenere bataklığın içinde olduğu ve suların olması nedeniyle ulaşmak ve kazı yapabilmek mümkün değil.”

“Antalya ve Türkiye önemli bir simge kazanacak”

Antik dönemden günümüze ulaşabilen çok az sayıda deniz fenerinin olduğuna işaret eden Işık, dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen İskenderiye Deniz Feneri’nin sadece alt dokusunun ayakta olduğunu ifade etti.

Geri kalan kısmının denizin içinde olduğunu vurgulayan Işık, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bir de ayakta duran en önemlilerinden kabul edebileceğimiz İspanya’daki La Coruna Deniz Feneri. O da geçirmiş olduğu restorasyon faaliyetleri nedeniyle dış görünüşünde kendi öz dokusunu kaybetmiştir. Bu nedenle Patara Deniz Feneri’ne baktığımızda çok büyük oranda kendi orijinal malzemesiyle ayağa kaldırılabilecek bir fenerdir.

Bu fenerin restorasyonuyla sadece Patara değil, mecazi anlamda bir fenerin ışığının altında Antalya ve Türkiye önemli bir simge kazanacak. Önemli bir marka değerine sahip olacak bir fenerdir. Patara denizinin önünden geçen her denizci de bir zamanlar onların selametli yolculuğu için yapılmış olan ve şimdi Türkiye topraklarında olan bu fenerin ışığını selamlar.”