Smart Trade Coin Dolandırıcılığına İlişkin Doç. Dr. Murad Kayacan Neler Söyledi?

Smart Trade Coin Dolandırıcılığına İlişkin Doç. Dr. Murad Kayacan Neler Söyledi? Açıklamalar için haberimize göz atabilirsiniz...

1 Haziran 2024 Cumartesi 18:40

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklama ile "nitelikli dolandırıcılık", "örgüt kurarak suç işleme" ve "suçtan elde edilen gelirleri aklama" suçlarını hedef alan, Ankara merkezli olmak üzere Türkiye'nin çeşitli illerinde gerçekleştirilen Sibergöz-42 operasyonlarını duyurdu. Operasyonlar; Antalya, İstanbul, İzmir, Eskişehir, Uşak, Aydın, Muğla, Kütahya, Çorum, Balıkesir, Denizli, Adana, Bursa, Malatya, Tekirdağ, Isparta, Karabük, Konya, Şırnak ve Samsun'da yapıldı.

Bakan Yerlikaya, Siber Vatan ekibinin haftanın her günü ve günün her saati göreve hazır olduğunu belirterek, "Smart Trade Coin" adlı sahte kripto para alım-satım platformu aracılığıyla, yüksek kazançlar vaat ederek insanları yatırıma teşvik eden, otomatik alım-satım botları satan ve mevcut kullanıcılarına yeni katılımcı getirme karşılığında daha fazla kazanç vaadiyle " Ponzi Şeması" oluşturduğu belirlenen uluslararası dolandırıcılık şebekesinin yaklaşık 1 milyar dolarlık haksız kazanç sağladığı ve bu operasyonda 127 zanlının gözaltına alındığını ifade etti.

Yerlikaya ayrıca, operasyonlarda yaklaşık 1 milyar lira değerinde 177 gayrimenkul ve 61 taşınır mal, bir adet ruhsatsız ve bir adet kuru sıkı tabanca ile çok miktarda dijital malzeme ele geçirildiğini aktardı. Operasyonla ilgili görüntüleri paylaşarak, operasyonda görev alan güvenlik güçlerini kutladı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada ise, MASAK raporu doğrultusunda, elde edilen suç gelirleriyle alınmış çok sayıda taşınmaz, araç, banka hesabı, şirket ve kooperatif hissesi ile kripto varlıkların mahkeme kararıyla müsadere edildiği bildirildi.

SMMM/Bağımsız Denetçi ve SPK Düzey III ve Kurumsal Yönetim uzmanı ünvanları ile İstanbul Ticaret Mahkemelerinde finans ve sermaye piyasalarına ilişkin dosyalarda uzman bilirkişi olarak görev alan Doç Dr. Murad KAYACAN, bu olayın ardından şu ifadelerde bulundu:

Finansal okuryazarlık hızla geriliyor! IMKBde ilk göreve başladığım 1989da şaşkınlıkla izlediğim sahte Çukurova hisse senetleri, Adabank ve İmarbank'ın sahte devlet tahvili satışları derken Vadeli işlemler, FOREX ve simdi de KRIPTOPARA Piyasaları düzenlemeleri öncesi kötüye kullanımlar!..

Her yeni hukuki altyapı düzenlemesi öncesinde hep ayni filmi görmekten yorulmadık mı? Kamu o kadar geç kalıyor ki atı alan bırakınız Üsküdar'ı Ruandaya:) kadar gidiyor.

Bazıları bu batış ve para kaybedişleri "Oh olsun." ya da "iktisadi akımlardan PARASALCI yaklaşımın 'fine tuning'i" ince ayar yaklaşımda olduğu gibi "ekonomik sistemlerin bekasını koruması için zayıflar ile kötü niyetli oyuncuların tasfiyesi süreci" olarak görse de tasarruf eksikliği ile duçar olan Türkiye'miz gibi az gelişmiş ülkelerin böyle bir şansı yok!

Tamam, vatandaş gerçekten "kolay para aşkını" ve "bedavacılığı" bir türlü bırakmıyor ama hiç mi dükkan sahibinin hatası yok!

Sonuçta olan ülkenin yatırımlara yönlendirilmesi gereken milli tasarruflarına oluyor. Vergi kaybı da cabası! Her yeni TODEX benzeri, kamunun çeşitli sebeplerle görmezden geldiği ve başında dur demediği sözde finansal çakma hizmet düzenli piyanlarımızdan para çıkışı demek! Neden bu basit ders ısrarla anlaşılamıyor?

Ekranlarda milli duruş, milli bakış demekle, bayrak öpmekle maalesef bu işler düzelmiyor! Siyaset mekanizması ülke gerçekleri ve çıkarlarının dışında ve o kadar kendini dokunulmaz görüyor ki! Bu pespayelik vatandaşa hizmet için var olan devletin her noktasına sirayet ediyor!

Çok yerinde bir kamusal yaklaşım olan bağımsız üst kurullara siyasetin atadığı liyakati olmayan ve cüzdanı maalesef vicdanından daha kıymetli zevat ile de bu tür finansal sözde hizmet sağlayıcıları en başında müdahale edilemiyor. Ve sonra maliyeti milletçe ödüyoruz. Daha ne kadar bu kötüye kullanımları kanıksamaya devam edeceğiz!

Her yeni finansal piyasa düzenlemesi öncesi tasarrufların çarçur edilmesine ve bunun gibi oluşumları önceden görüp tedbir almaşı gereken üst kurul/kurumların is yükü ve mevzuatın arkasına saklanarak milli tasarrufların ve vergi gelirinin kaybına seyirci kalmasını daha ne kadar izleyeceğiz dostlar...