Ünal Karaman: Sporcuların lige hazır hale gelmesi zor olacak

RİZE (AA) – Süper Lig ekiplerinden Çaykur Rizespor’un teknik direktörü Ünal Karaman, Mehmet Cengiz Tesisleri’nde kulübün sosyal medya hesaplarına yaptığı açıklamada, 42 gün sonra izole bir şekilde çalışmalara başladıklarını, bazı futbolcuların evde karantina altında antrenmanlarını sürdürdüğünü belirtti.

Herkes gibi bu süreçten etkilendiklerine değinen Karaman, “Takım sporu yaptığımız ve en büyük enerjiyi ekip arkadaşımızdan aldığımız için zorlanacağımız bir süreç haline geldi. Oyuncuları birbirinden izole etseniz de alışılagelmiş düzeni yürüten oyuncular var. Çok zor bir dönem bizi bekliyor.” dedi.

Çalışmalara 1 hafta-10 gün sonra başlayacak takımlar olduğunun altını çizen Karaman, “Yaklaşık olarak 50 gündür psikolojik ve fiziksel olarak yıpranmış ve halen kafasında soru işaretleri olan oyuncu grubu ile takımlar çalışmaya başlayacak. Bu süreç zor ve hepimiz yıprandık.” diye konuştu.

Virüsün sporcular üzerinde kalıcı sorunlar ortaya çıkarabileceğini vurgulayan Karaman, “Dolayısıyla profesyonel yaşamı etkileyebilecek zorluklar olur diye düşünüyorum. Süreçten hepimiz etkilendik. Daha önce tecrübe etmedik. Bilim insanlarının çalışmaları bütün insanların kafasındaki sorulara cevap bulabilir. Sorumlu vatandaş olarak bilgilenmem gerektiği kadar bilgi sahibi oldum. Sağlık emekçilerine teşekkür ediyorum. Çok ciddi bir özveri verdiler. Bizim işi gevşetmeden, emeklerin boşa gitmemesi için gayretimizin artarak çalışmaların devam etmesi en büyük temennim.” ifadelerini kullandı.

“Bu süreç zor ve oyuncularımız da etkilendi”

Antrenman programının doğru olmadığını savunan Karaman, “Bu işin ruhuna, doğasına aykırı antrenman yapıyoruz. Tamam devam edeceğiz ama söylenen önlemler dahilinde çalışıyoruz. Zaman içerisinde ne tür zorluklarla karşılaşabileceğimizi yaşayarak tecrübe edeceğiz. Bu süreç zor ve oyuncularımız da etkilendi.” diye konuştu.

Söyleyeceklerinin yanlış anlaşılmasını istemediğinin altını çizen Karaman, şöyle devam etti:

“Sezonda liglerde 40-45 günlük bir ara dönemi olurdu. Sezon yorgunluğunu atabilmiş sporcu yapısı ile sezona başlamalarını uygun görürdük. Bu süreçte tamamen evine kapanan, maske, ölüm, hijyen… Hepsini alt alta koyup tanımadığı düşmanı anlamaya çalışarak yıpranmış bir süreç. Psikolojik yıpranmışlık ve 50 günlük sürenin ardından yapılacak antrenmanlarla beraber hiçbir şey yokmuş gibi oyuncuyu tekrar müsabaka ortamına çekmeyi ben sporcu ve spor adamı kimliği olarak çok doğru bulmuyorum. Bu sezonu illaki tamamlayacağız diyorlarsa bir sonraki dönem mutlaka birileri bunun sorumluluğunu alacaktır. Etkili ve yetkili kişiler bunun sorumluluğunu alacaksa, spor yöneticileri oynanacak diyorsa, sorumlulukları olacaktır.”

İnsan sağlığı için yeni kararların gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Karaman, “Alınacak kararlarla ilgili, belki takım sayıları ile takım sayılarında artışın olabileceği ama kesinlikle çift devreli hiçbir şey olmamış gibi oynanacak olan 34 haftanın bu seneki kalan maçların da oynanıp üzerine birde gelecek sezon 34 haftanın daha oynanmasını açıkçası ben spor adamı olarak doğru bulmuyorum. Fiziksel yetersizlik çok ağır sakatlıklar getirebilir. Psikolojik olarak çok hoşumuza gitmeyen, hoş olmayan şeyler gündeme gelebilir ve yaşanabilir.” şeklinde konuştu.

“Asıl olan insan” mantığı ile en uygun karar verip hareket edilmesi gerektiğini belirten Karaman, şunları kaydetti:

“UEFA, FIFA’nın ne söylediğinden çok, İtalya, Almanya’da verilen kararlardan çok bizim de bir ortak nokta bularak karar vermemiz gerekiyor. Zor kararlar. Bu kararlardan bazıları memnun olurken bazıları memnuniyetsiz olabilir. İnsanı ön plana koyduğunuzda herkesin yeterli fedakarlıkta bulunacağını düşünüyorum. Sağlık Bakanlığının başarılı çalışmaları olduğu gibi bizimle ilgili bakanlıkların ve federasyonların da tecrübesi var. Ben bir spor adamı olarak bu kadar ara verildikten sonra oyuncuyu hem fiziksel hem zihinsel olarak hazırlamanın zor olduğunu düşünüyorum. Gelecek sezona aynı kadro ile hiçbir şey olmamış gibi başlamak çöküş olabilir. Spor adamı olarak doğru olmadığını düşünüyorum.”