Uzmanından çocuklarda akran zorbalığı ve şiddetin belirtileri konusunda uyarı

2 Ekim 2020 Cuma 11:53

İSTANBUL (AA) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Yasemin Kamalı, “Çocuklarınızda karın ağrısı, öfke, dikkatini verememe, depresif belirtiler, utangaçlık, özgüven problemlerini göz ardı etmeyin. Bu durum her üç çocuktan birinin yaşadığı akran zorbalığı ve şiddetin psikolojik belirtisi olabilir.” ifadelerini kullandı.
Kamalı, hastane tarafından paylaşılan yazılı açıklamasında, çocuklarda akran zorbalığı ve şiddetin belirtileri konusunda aileleri uyarılarda bulundu.
Akran zorbalığına maruz kalan çocuk ve ergenlerde fiziksel belirtilerin de görülebileceğini dile getiren Kamalı, “Yapılan çalışmalar, her 3 çocuktan birinin hayatlarının bir döneminde akran zorbalığına maruz kaldığını ortaya koyuyor. Çocuklarınızda karın ağrısı, öfke, dikkatini verememe, depresif belirtiler, utangaçlık, özgüven problemlerini göz ardı etmemelisiniz. Bu belirtiler bazen arkadaşları tarafından akran zorbalığına ve şiddete maruz kaldıklarını gösterebilir.” bilgisini paylaştı.
Yasemin Kamalı, şunları kaydetti:

“Akran zorbalığına maruz kalan kişi onu rahatsız eden duygunun farkındadır, ancak çocuklar bu duyguları nasıl ifade edeceklerini bilmiyor. Çocuk, kendilerine kişilerin daha fazla zorbalık yapacağını, tüm okulda rezil olacağını, şiddetini artırabileceğini ve çözümünün olmadığını düşünebilir. Bu sebeple bu durumun anlatılması zaman alabilir. Bu noktada aile ve okulların dikkatli olması gözlemlemesi oldukça önemlidir. Yaşları ilerlediğinde yetişkinlik hayatında bunlar etki edebileceği gibi şu an da okula gitmek istememe, dışarı sosyal gruplara dahil olmak istememe gibi davranışlar sergileyebiliyor.”

– “Alay edilen çocuğa aileler destek vermeli”

Alay edilen çocuğa karşı davranış noktasında ailelerin çocuk ve ergenlere destek vermeleri gerektiğini belirten Kamalı, “Ebeveynlerin çocuklarını dinlemesi, fevri davranış ve yorumlardan kaçınması onlara bu durumu anlatması noktasında yardımcı olacaktır. Çocuğa bunu anlattığı için önemli ve değerli bir şeyin yapıldığını hissettirmek de gerekir. En önemlisi ise onu koşulsuz sevmek, değerli olduğunu hissettirmek, bu gibi davranışlara katlanmak zorunda olmadığını anlatmak oldukça önemli.” ifadelerini kullandı.
Akran zorbalıkları karşısında ebeveynlerin diğer ailelerle iletişime geçerek geri bildirim yapmaları tavsiyesinde bulunan Kamalı, şunları kaydetti:

“Çocuklarınız yaşadığı şiddet ve zorbalıkları anlattığında sizler geri bildirim yapmazsanız, zorbalık yapan kişi buna devam edecek, başkalarına da yapmaya başlayacak ve başka çocuklar da maruz kalan çocukları hedef olarak görüp onlar da yapmaya başlayacaktır. Ailelerin bu noktada okul ve diğer ebeveynlerle iletişime geçmeleri sorunun çözülmesinin ilk aşamasıdır.

Çünkü burada problem sadece zorbalığa maruz kalan çocuk için değil bu zorbalığı yapan çocuk için de geçerlidir. Her iki tarafın da destek alması buna başvurma nedenlerinin incelenmesi aynı şekilde bununla mücadele etme konusunda çekingen olma durumu gözden geçirilmelidir. Bu yüzden zorbalık yapan çocuğun ergenin ailesi ile de işbirliği yapmak daha kalıcı çözümler ortaya çıkaracaktır.”

– “Ebeveynler, çocuklarına sınır koymalı”

Kamalı, ebeveynlerin, çocuklarına sınır koymaları gerektiğini öğretmeleri gerektiğini ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“Çocuklara hayır demeyi, kendi arzusunu takip etmeyi anlatmak, bir ötekinin arzusuna, bakışına veya o ötekinin söylemine ihtiyaç duymadan kendi sınırını belirlemeyi öğretebilir. ‘Senin iyiliğin için ama’ şeklinde duygu sömürüsünde bulunmadan ona davranmak önemli. Aslında farkında olmadan zorbalığı biz başlatıyorsak dış çevrede de çocuk bunlara maruz kaldığında fark etmeyecek veya geç fark edecek. Bunu normalize ettiği için nasıl ifade edeceğini bilmeyecek. Hem aile olarak hem tolum olarak bu konuda bilinçlenmek, böyle bir konuda hem zorbalığa uğrayan hem de zorbalığı uygulayan çocuk ve ergenler için uzmanlardan destek almak bir şeyleri daha kolaylaştıracaktır.”