Petkim İçin AL Tavsiyesi Hedef Fiyat 23,08 Lira
Petkim İçin AL Tavsiyesi Hedef Fiyat 23,08 Lira. Alnus Yatırım PETKM hissesi için hedef fiyat raporu yayınladı. Kuurm hisseye 23,08 Lira hedef fiyat verdi.
16 Mayıs 2025 Cuma 15:30
Petkim İçin AL Tavsiyesi Hedef Fiyat 23,08 Lira. Alnus Yatırım PETKM hissesi için hedef fiyat raporu yayınladı. Kuurm hisseye 23,08 Lira hedef fiyat verdi.
Alnus Yatırım hissede %28,22 potansiyel getiri açıkladı.
Alnus Yatırım PETKM raporu:
PETKİM Petrokimya Holding (PETKM) Maliyet Kalemlerinde, Hasılata Göre Daha Düşük Görülen Azalış; Faaliyet Zararında Kötüleşmeye Neden Olmuştur!
Şirketin, 2025/03 döneminde elde ettiği Hasılat; geçen yılın aynı dönemine göre 5,21 Milyar TL(yüzde 22,77) tutarında azalışla, 17,67 Milyar TL civarında gerçekleşme göstermiştir.
Satışların Maliyeti'nde ise; aynı dönemler arasında 4,38 Milyar TL civarında(yüzde 19,01) azalış yaşanmış ve cari dönemde 18,66 Milyar TL olmuştur. Maliyet kalemlerinde ortaya çıkan azalışın, Hasılat tarafındaki azalıştan daha düşük olması sonrasında; şirketin Brüt Kâr/Zarar rakamı, geçen yılın aynı dönemine göre 831,8 Milyon TL(yüzde 530,64) tutarında kötüleşmiş ve cari dönemde 988,5 Milyon TL Zarar(geçen yıl 156,8 Milyon TL Zarar vardı) ortaya çıkmıştır.
Şirketin Brüt Kâr/Zarar marjı da; geçen seneki yüzde –(eksi) 0,69'dan yüzde –(eksi) 5,59 düzeyine kötüleşmiştir.
Şirketin Faaliyet Giderleri; geçen yılın aynı dönemine göre 230,6 Milyon TL düzeyinde azalmış(+) ve finansallarda 1,23 Milyar TL düzeyinde yer almıştır. Buna karşın, 2024/03 döneminde 78,2 Milyon TL seviyesinde gelir kaydedilen Diğer Net Esas Faaliyet Gelirleri/Giderleri kalemine; cari dönemde ise 413,6 Milyon TL gider yazılmıştır.
Bu iki kalemde ortaya çıkan 261,3 Milyon TL'lik negatifliğin yanı sıra, Brüt Kâr'dan gelen 831,8 Milyon TL'lik negatiflik sonucunda; şirketin Esas Faaliyet Kârı/Zararı kaleminde, geçen yılın aynı dönemine göre 1,09 Milyar TL civarında kötüleşmeyle 2,63 Milyar TL Zarar ortaya çıkmıştır. Amortisman giderlerinin dahil edilip, kur farkları ve tek seferlik kalemlerin dahil edilmediği FAVÖK rakamı ise; senelik bazda 959,0 Milyon TL düzeyinde kötüleşme göstermiş ve buradaki Zarar 956,5 Milyon TL düzeyinde gerçekleşmiştir.
Böylece, şirketin Esas Faaliyet Kârı/Zararı marjı; yüzde –(eksi) 6,72'den yüzde –(eksi) 14,89'a kötüleşirken, FAVÖK marjı da; yüzde 0,01'den yüzde –(eksi) 5,41'e kötüleşme göstermiştir.
Faaliyet Dışı Kısımdaki Kötüleşme de; Dönem Net Zararı Yazılmasına Etki Eden Önemli Unsurlardan Birisidir!
Geçen yılın aynı döneminde 159,0 Milyon TL tutarında Net Yatırım Faaliyet Geliri elde eden şirket, cari dönem finansallarında ise; aynı kaleme 94,6 Milyon TL civarında gelir yazmıştır. Ayrıca, geçen yıl Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Yatırımı olan ‘'Rafineri Holding''ten 922,4 Milyon TL düzeyinde gelir kaydeden şirket, cari dönem finansallarına; aynı yatırımından 157,8 Milyon TL gider yazmıştır. Bu iki kalemde, senelik bazda 1,14 Milyar TL kötüleşme olmuştur. Şirketin Finansman Giderleri'nde ise; özellikle ‘'Kur Farkı Giderleri''nde oluşan azalmanın etkisiyle 354,4 Milyon TL azalış görülmüş ve cari dönemde 2,72 Milyar TL civarında gider ortaya çıkmıştır.
Diğer yandan, geçen yılın aynı döneminde 438,8 Milyon TL düzeyinde bulunan Vergi Giderleri; cari dönemde 517,9 Milyon TL olmuştur. Cari dönemde TMS 29 Enflasyon Muhasebesi Uygulaması'nın etkilediği kısımdan gelen 3,33 Milyar TL'lik Net Parasal Pozisyon Kazancı da, geçen yılki 5,12 Milyar TL'lik rakamın altında yer alarak; Dönem Net Kârı/Zararı'nı senelik bazda olumsuz etkilemiştir.
Sonuç olarak; Esas Faaliyet Zararında ortaya çıkan 1,09 Milyar TL'lik kötüleşmenin yanı sıra, faaliyet dışı kısımdan gelen 2,66 Milyar TL'lik negatiflik sonrasında; şirketin Dönem Net Kârı/Zararı, geçen yıla göre 3,78 Milyar TL'lik sert azalış(yüzde 314,30) göstermiş ve ortaya 2,58 Milyar TL Zarar çıkmıştır. Net Kâr/Zarar marjı da; yüzde 5,25 seviyesinden yüzde –(eksi) 14,58'e hızla kötüleşmiştir.
Operasyonel Gelişmeler ve Beklentiler;
Şirketin ve Sektörün, cari dönemdeki operasyonel gelişmelerinin detaylarına baktığımızda;
Şirketin faaliyet gösterdiği sektör(Petrokimya); bir yandan arz fazlasıyla boğuşurken, diğer yandan da ABD Başkanı Donald Trump'ın geçtiğimiz aylarda ortaya koyduğu yüksek gümrük tarifelerinin küresel ekonomiye dair belirsizlikleri artırmasının neden olduğu fiyatlardaki düşüşün etkileri ile başa çıkmaya çalışıyor. Ancak, bu durum; Nafta(Avrupa Nafta fiyatları Ocak ayında ortalama 626 Dolar/Ton düzeyindeyken Mart ayında 560 Dolar/Ton düzeyine düşmütür) ve Doğal Gaz fiyatlarında da düşüşe neden olarak, Etilen üretim maliyetlerinde de keskin bir düşüşü tetikleyerek; ‘Aromatik Ürünler' hariç ütün fiyatlarının yükselmesiyle ilk çeyrekte marjları önemli ölçüde artırmıştır.
Avrupa'da girdi maliyetlerinin ABD ve Asya maliyetlerine göre daha fazla düşmesi ve fiyatların daha yüksek olması nedeniyle; uzun süreden beri ilk defa Avrupa marjları ilk çeyrek sonunda ABD marjının üzerine çıkmıştır. Avrupa'da fiyatları etkileyen önemli bir faktör de parite etkisi(Euro/Dolar) olmuştur. Yılın ilk günlerinde 1.02'ye kadar düşen parite, Trump'ın tarife kararlarının ABD ekonomisini zayıflatacağına dair beklentilerin fiyatlanması sonrasında Mart ayında 1.10 seviyesine doğru yükselmiştir.
1.çeyrek'te, petrokimyasal ürün fiyatları farklı bir gelişme gösterdi. Petrol fiyatlarındaki keskin düşüş, bu fiyatları aşırı duyarlı Aromatik Ürün fiyatlarında düşüşlere yol açarken; Monomer, Polimer, Elyaf hammadde fiyatları artmıştır. İlk çeyrekte en keskin düşüş Benzen fiyatlarında görülmüş; Ocak ayı başında 888 Dolar/Ton olan ürünün fiyatı yaklaşık yüzde 25 düşerek 715 Dolar/Ton düzeyine gerilemiştir. Benzen fiyatlarındaki bu dramatik düşüş, Benzen/Nafta spreadinin de 105 Dolar/Ton seviyesine kadar gerilemesine neden olmuştur. Bu spread, pandemi dönemi hariç tarihi en düşük seviyelere karşılık gelmektedir.
Etilen ve Propilen Monomer fiyatları 1.çeyrekte önemli ölçüde artmış; Avrupa'daki etilen fiyatları, Ocak ayı başındaki 730 Dolar/Ton düzeyinden Mart sonunda 930 Dolar/Ton seviyesine, aynı dönemde Propilen fiyatları 850 Dolar/Ton'dan 1040 Dolar/Ton seviyesine yükselmiştir. Monomer fiyatlarındaki keskin artışın nedeni; 2024 yılı sonunda fiyatların dip noktalara dayanması ve daralan marjlar nedeniyle birçok tesisin kapasitelerini düşürmesi, planlı bakımların öne çekilmesi ve plansız çok sayıda duruş olarak sayılabilir.
İlk çeyrekte, Elyaf hammadde fiyatları da keskin bir şekilde yükselmiştir. Fiyatların yükselmesinde, girdi Monomer fiyatlarındaki artışın önemli bir etkisi olmuştur. Bu dönemde en fazla fiyat artışı MEG ürününde olmuş; yılın başında 560 Dolar/Ton olan ürünün fiyatı, Mart sonunda 720 Dolar/Ton'a kadar yükselmiştir. Aynı dönemde ACN fiyatları ise 1245 Dolar/Ton'dan 1295 Dolar/Ton'a yükselmiştir.
1.çeyrek'te, Polimer ürün fiyatları da artış göstermiştir. Fiyatlardaki artışın gerisinde; Monomer fiyatlarındaki artışın yanında, 2024 yılı sonunda fiyatların dip seviyelere gerilemesi, kapasite kullanım oranlarında düşüş, planlı bakımların öne çekilmesi, plansız duruşlar, ertelenmiştalep ve yeniden stoklama gibi faktörler vardır.
Şirket, 2025/03 döneminde; fabrikaların modernizasyon yatırımları, genel iyileştirme yatırımları ile teknoloji geliştirme, enerji verimliliği ve çevre yatırımları olmak üzere 976,2 Milyon TL civarında yatırım harcaması yapmıştır.
Şirket, senenin ilk çeyreğinde yüzde 66,3(2024/1.Çeyrek'te yüzde 57,7) kapasite kullanım oranıyla 599 Bin 293 Ton brüt üretim yapmıştır(2024'ün 1.Çeyreğinde bu rakam 505 Bin Ton'dur). Şirket ilk çeyrekte, geçen yılın aynı dönemindeki 451 Bin 834 Ton'luk rakamın yüzde 1,69 oranında aşağısında 444 Bin 185 Ton satış rakamına ulaşmıştır.
Şirkete ve Sektöre Dair Olumlu Yönler ve Riskler;
Olumlu Yanlar
ABD Başkanı Donald Trump'ın, 2.Çeyrek'te Çin'e uyguladığı tarifeleri 90 günlüğüne yüzde 145'ten yüzde 30'a ve buna karşılık Çin'in de ABD'ye uyguladığı tarifeleri yüzde 125'ten yüzde 10'a indirmesi ile küresel ekonomiye dair belirsizliklerin azalması ve bu dönemde talebin artacağı beklentisi.
Yine, ABD'nin bir çok ekonomi ile ticaret anlaşmaları yapma gayreti içerisinde olması; küresel ekonomiye dair belirsizlikleri azaltıp, bu bağlamda petrokimya ürünlerinde talebi artırabilecek bir unsur. Anlaşmaların gerçeğe dönüşmesi ise; sektöre dair pozitif beklentileri artırabilir.
Riskler
Ticaret savaşları risklerindeki azalmalara karşın, halen makro belirsizliklerin yüksek olmasıyla; Fed'in faiz indirimlerine geçişi öteliyor olması, küresel ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir.
ABD-Çin anlaşmasının süresi dolduğunda tarifelerin yeniden(eskisi kadar yüksek olmasa da) yükseltilmesi riskini de canlı görüyoruz. Yine, benzer şekilde ABD'nin diğer ülkelerle yapmaya çalıştığı anlaşmalardaki olası çöküş senaryosu ve Trump'ın ilaç ve çip başta olmak üzere küresel çapta yeni tarifeleri devreye alma gayreti de; küresel ekonomiye ve buna bağımlı olarak petrokimya sektörüne dair riskleri artıran bir diğer unsur olarak karşımıza çıkmakta.
Değerleme:
Şirket değerlemesi için İNA(İndirgenmiş Nakit Akımları) yöntemini yüzde 100 ağırlık ile kullandık. Buna göre; 58 Milyar 500 Milyon 448 Bin 75 TL hedef piyasa değerine ulaşılmış olup, hisse başına hedef fiyatımızı, daha önce belirlediğimiz 24,80 TL seviyesinden 23,08 TL'ye revize ediyoruz. ‘'AL'' olan tavsiyemizi ise, potansiyel getiri düzeyinin halen yüksek olmasından ötürü koruyoruz.
Alnus Yatırım hissede %28,22 potansiyel getiri açıkladı.
Alnus Yatırım PETKM raporu:
PETKİM Petrokimya Holding (PETKM) Maliyet Kalemlerinde, Hasılata Göre Daha Düşük Görülen Azalış; Faaliyet Zararında Kötüleşmeye Neden Olmuştur!
Şirketin, 2025/03 döneminde elde ettiği Hasılat; geçen yılın aynı dönemine göre 5,21 Milyar TL(yüzde 22,77) tutarında azalışla, 17,67 Milyar TL civarında gerçekleşme göstermiştir.
Satışların Maliyeti'nde ise; aynı dönemler arasında 4,38 Milyar TL civarında(yüzde 19,01) azalış yaşanmış ve cari dönemde 18,66 Milyar TL olmuştur. Maliyet kalemlerinde ortaya çıkan azalışın, Hasılat tarafındaki azalıştan daha düşük olması sonrasında; şirketin Brüt Kâr/Zarar rakamı, geçen yılın aynı dönemine göre 831,8 Milyon TL(yüzde 530,64) tutarında kötüleşmiş ve cari dönemde 988,5 Milyon TL Zarar(geçen yıl 156,8 Milyon TL Zarar vardı) ortaya çıkmıştır.
Şirketin Brüt Kâr/Zarar marjı da; geçen seneki yüzde –(eksi) 0,69'dan yüzde –(eksi) 5,59 düzeyine kötüleşmiştir.
Şirketin Faaliyet Giderleri; geçen yılın aynı dönemine göre 230,6 Milyon TL düzeyinde azalmış(+) ve finansallarda 1,23 Milyar TL düzeyinde yer almıştır. Buna karşın, 2024/03 döneminde 78,2 Milyon TL seviyesinde gelir kaydedilen Diğer Net Esas Faaliyet Gelirleri/Giderleri kalemine; cari dönemde ise 413,6 Milyon TL gider yazılmıştır.
Bu iki kalemde ortaya çıkan 261,3 Milyon TL'lik negatifliğin yanı sıra, Brüt Kâr'dan gelen 831,8 Milyon TL'lik negatiflik sonucunda; şirketin Esas Faaliyet Kârı/Zararı kaleminde, geçen yılın aynı dönemine göre 1,09 Milyar TL civarında kötüleşmeyle 2,63 Milyar TL Zarar ortaya çıkmıştır. Amortisman giderlerinin dahil edilip, kur farkları ve tek seferlik kalemlerin dahil edilmediği FAVÖK rakamı ise; senelik bazda 959,0 Milyon TL düzeyinde kötüleşme göstermiş ve buradaki Zarar 956,5 Milyon TL düzeyinde gerçekleşmiştir.
Böylece, şirketin Esas Faaliyet Kârı/Zararı marjı; yüzde –(eksi) 6,72'den yüzde –(eksi) 14,89'a kötüleşirken, FAVÖK marjı da; yüzde 0,01'den yüzde –(eksi) 5,41'e kötüleşme göstermiştir.
Faaliyet Dışı Kısımdaki Kötüleşme de; Dönem Net Zararı Yazılmasına Etki Eden Önemli Unsurlardan Birisidir!
Geçen yılın aynı döneminde 159,0 Milyon TL tutarında Net Yatırım Faaliyet Geliri elde eden şirket, cari dönem finansallarında ise; aynı kaleme 94,6 Milyon TL civarında gelir yazmıştır. Ayrıca, geçen yıl Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Yatırımı olan ‘'Rafineri Holding''ten 922,4 Milyon TL düzeyinde gelir kaydeden şirket, cari dönem finansallarına; aynı yatırımından 157,8 Milyon TL gider yazmıştır. Bu iki kalemde, senelik bazda 1,14 Milyar TL kötüleşme olmuştur. Şirketin Finansman Giderleri'nde ise; özellikle ‘'Kur Farkı Giderleri''nde oluşan azalmanın etkisiyle 354,4 Milyon TL azalış görülmüş ve cari dönemde 2,72 Milyar TL civarında gider ortaya çıkmıştır.
Diğer yandan, geçen yılın aynı döneminde 438,8 Milyon TL düzeyinde bulunan Vergi Giderleri; cari dönemde 517,9 Milyon TL olmuştur. Cari dönemde TMS 29 Enflasyon Muhasebesi Uygulaması'nın etkilediği kısımdan gelen 3,33 Milyar TL'lik Net Parasal Pozisyon Kazancı da, geçen yılki 5,12 Milyar TL'lik rakamın altında yer alarak; Dönem Net Kârı/Zararı'nı senelik bazda olumsuz etkilemiştir.
Sonuç olarak; Esas Faaliyet Zararında ortaya çıkan 1,09 Milyar TL'lik kötüleşmenin yanı sıra, faaliyet dışı kısımdan gelen 2,66 Milyar TL'lik negatiflik sonrasında; şirketin Dönem Net Kârı/Zararı, geçen yıla göre 3,78 Milyar TL'lik sert azalış(yüzde 314,30) göstermiş ve ortaya 2,58 Milyar TL Zarar çıkmıştır. Net Kâr/Zarar marjı da; yüzde 5,25 seviyesinden yüzde –(eksi) 14,58'e hızla kötüleşmiştir.
Operasyonel Gelişmeler ve Beklentiler;
Şirketin ve Sektörün, cari dönemdeki operasyonel gelişmelerinin detaylarına baktığımızda;
Şirketin faaliyet gösterdiği sektör(Petrokimya); bir yandan arz fazlasıyla boğuşurken, diğer yandan da ABD Başkanı Donald Trump'ın geçtiğimiz aylarda ortaya koyduğu yüksek gümrük tarifelerinin küresel ekonomiye dair belirsizlikleri artırmasının neden olduğu fiyatlardaki düşüşün etkileri ile başa çıkmaya çalışıyor. Ancak, bu durum; Nafta(Avrupa Nafta fiyatları Ocak ayında ortalama 626 Dolar/Ton düzeyindeyken Mart ayında 560 Dolar/Ton düzeyine düşmütür) ve Doğal Gaz fiyatlarında da düşüşe neden olarak, Etilen üretim maliyetlerinde de keskin bir düşüşü tetikleyerek; ‘Aromatik Ürünler' hariç ütün fiyatlarının yükselmesiyle ilk çeyrekte marjları önemli ölçüde artırmıştır.
Avrupa'da girdi maliyetlerinin ABD ve Asya maliyetlerine göre daha fazla düşmesi ve fiyatların daha yüksek olması nedeniyle; uzun süreden beri ilk defa Avrupa marjları ilk çeyrek sonunda ABD marjının üzerine çıkmıştır. Avrupa'da fiyatları etkileyen önemli bir faktör de parite etkisi(Euro/Dolar) olmuştur. Yılın ilk günlerinde 1.02'ye kadar düşen parite, Trump'ın tarife kararlarının ABD ekonomisini zayıflatacağına dair beklentilerin fiyatlanması sonrasında Mart ayında 1.10 seviyesine doğru yükselmiştir.
1.çeyrek'te, petrokimyasal ürün fiyatları farklı bir gelişme gösterdi. Petrol fiyatlarındaki keskin düşüş, bu fiyatları aşırı duyarlı Aromatik Ürün fiyatlarında düşüşlere yol açarken; Monomer, Polimer, Elyaf hammadde fiyatları artmıştır. İlk çeyrekte en keskin düşüş Benzen fiyatlarında görülmüş; Ocak ayı başında 888 Dolar/Ton olan ürünün fiyatı yaklaşık yüzde 25 düşerek 715 Dolar/Ton düzeyine gerilemiştir. Benzen fiyatlarındaki bu dramatik düşüş, Benzen/Nafta spreadinin de 105 Dolar/Ton seviyesine kadar gerilemesine neden olmuştur. Bu spread, pandemi dönemi hariç tarihi en düşük seviyelere karşılık gelmektedir.
Etilen ve Propilen Monomer fiyatları 1.çeyrekte önemli ölçüde artmış; Avrupa'daki etilen fiyatları, Ocak ayı başındaki 730 Dolar/Ton düzeyinden Mart sonunda 930 Dolar/Ton seviyesine, aynı dönemde Propilen fiyatları 850 Dolar/Ton'dan 1040 Dolar/Ton seviyesine yükselmiştir. Monomer fiyatlarındaki keskin artışın nedeni; 2024 yılı sonunda fiyatların dip noktalara dayanması ve daralan marjlar nedeniyle birçok tesisin kapasitelerini düşürmesi, planlı bakımların öne çekilmesi ve plansız çok sayıda duruş olarak sayılabilir.
İlk çeyrekte, Elyaf hammadde fiyatları da keskin bir şekilde yükselmiştir. Fiyatların yükselmesinde, girdi Monomer fiyatlarındaki artışın önemli bir etkisi olmuştur. Bu dönemde en fazla fiyat artışı MEG ürününde olmuş; yılın başında 560 Dolar/Ton olan ürünün fiyatı, Mart sonunda 720 Dolar/Ton'a kadar yükselmiştir. Aynı dönemde ACN fiyatları ise 1245 Dolar/Ton'dan 1295 Dolar/Ton'a yükselmiştir.
1.çeyrek'te, Polimer ürün fiyatları da artış göstermiştir. Fiyatlardaki artışın gerisinde; Monomer fiyatlarındaki artışın yanında, 2024 yılı sonunda fiyatların dip seviyelere gerilemesi, kapasite kullanım oranlarında düşüş, planlı bakımların öne çekilmesi, plansız duruşlar, ertelenmiştalep ve yeniden stoklama gibi faktörler vardır.
Şirket, 2025/03 döneminde; fabrikaların modernizasyon yatırımları, genel iyileştirme yatırımları ile teknoloji geliştirme, enerji verimliliği ve çevre yatırımları olmak üzere 976,2 Milyon TL civarında yatırım harcaması yapmıştır.
Şirket, senenin ilk çeyreğinde yüzde 66,3(2024/1.Çeyrek'te yüzde 57,7) kapasite kullanım oranıyla 599 Bin 293 Ton brüt üretim yapmıştır(2024'ün 1.Çeyreğinde bu rakam 505 Bin Ton'dur). Şirket ilk çeyrekte, geçen yılın aynı dönemindeki 451 Bin 834 Ton'luk rakamın yüzde 1,69 oranında aşağısında 444 Bin 185 Ton satış rakamına ulaşmıştır.
Şirkete ve Sektöre Dair Olumlu Yönler ve Riskler;
Olumlu Yanlar
ABD Başkanı Donald Trump'ın, 2.Çeyrek'te Çin'e uyguladığı tarifeleri 90 günlüğüne yüzde 145'ten yüzde 30'a ve buna karşılık Çin'in de ABD'ye uyguladığı tarifeleri yüzde 125'ten yüzde 10'a indirmesi ile küresel ekonomiye dair belirsizliklerin azalması ve bu dönemde talebin artacağı beklentisi.
Yine, ABD'nin bir çok ekonomi ile ticaret anlaşmaları yapma gayreti içerisinde olması; küresel ekonomiye dair belirsizlikleri azaltıp, bu bağlamda petrokimya ürünlerinde talebi artırabilecek bir unsur. Anlaşmaların gerçeğe dönüşmesi ise; sektöre dair pozitif beklentileri artırabilir.
Riskler
Ticaret savaşları risklerindeki azalmalara karşın, halen makro belirsizliklerin yüksek olmasıyla; Fed'in faiz indirimlerine geçişi öteliyor olması, küresel ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir.
ABD-Çin anlaşmasının süresi dolduğunda tarifelerin yeniden(eskisi kadar yüksek olmasa da) yükseltilmesi riskini de canlı görüyoruz. Yine, benzer şekilde ABD'nin diğer ülkelerle yapmaya çalıştığı anlaşmalardaki olası çöküş senaryosu ve Trump'ın ilaç ve çip başta olmak üzere küresel çapta yeni tarifeleri devreye alma gayreti de; küresel ekonomiye ve buna bağımlı olarak petrokimya sektörüne dair riskleri artıran bir diğer unsur olarak karşımıza çıkmakta.
Değerleme:
Şirket değerlemesi için İNA(İndirgenmiş Nakit Akımları) yöntemini yüzde 100 ağırlık ile kullandık. Buna göre; 58 Milyar 500 Milyon 448 Bin 75 TL hedef piyasa değerine ulaşılmış olup, hisse başına hedef fiyatımızı, daha önce belirlediğimiz 24,80 TL seviyesinden 23,08 TL'ye revize ediyoruz. ‘'AL'' olan tavsiyemizi ise, potansiyel getiri düzeyinin halen yüksek olmasından ötürü koruyoruz.