Bloomberg: Türkiye'nin Nakit Rezervi Krizi Atlatmasını Sağladı!
Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası piyasalarda sert dalgalanmalar yaşanırken, Merkez Bankası’nın döviz müdahalesi ve faiz artırımlarıyla denge arayışı sürüyor. Ancak uzmanlar, rezervlerin hızla eridiğini ve politik belirsizlik çözülmedikçe TL üzerindeki baskının devam edeceğini belirtiyor.

Türkiye’de son dönemde yaşanan siyasi belirsizlik piyasalarda sert dalgalanmalara yol açarken, Merkez Bankası’nın döviz müdahalesi ve faiz artırımlarıyla dengelenme çabaları sürüyor. Uzmanlar, rezervlerin hızla erimesinin risk oluşturduğunu ve politik istikrarsızlık çözülmedikçe TL üzerindeki baskının devam edeceğini belirtiyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan süreç, finansal piyasalarda büyük yankı uyandırdı. Borsa İstanbul’da yüzde 17’lik değer kaybı yaşanırken, dolar/TL kuru 40 seviyesinin üzerine çıktı ve tahvil faizleri hızla yükseldi. Bu gelişmelerin ardından Merkez Bankası yaklaşık 25 milyar dolarlık döviz müdahalesi gerçekleştirdi.
TL’deki değer kaybını sınırlamak için Merkez Bankası faiz artırımına da başvurdu. Goldman Sachs, Nisan ayında ek 350 baz puanlık bir artışın daha gündeme gelebileceğini belirtti. Bu adımın piyasalardaki belirsizliği azaltmaya yönelik olduğu ifade ediliyor.
Muhalefet partileri, Merkez Bankası’nın siyasi belirsizliği örtmek için kullanıldığını savunuyor. CHP’den Yalçın Karatepe, “Merkez Bankası, artık siyasi riskin likidite tamponu haline geldi” diyerek sert eleştirilerde bulundu.
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan ise yaptığı açıklamalarda, yüksek enflasyonla mücadelede TL’nin savunulmasının temel öncelik olduğunu belirtti.
Yatırımcılar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in geleneksel ekonomi politikalarına dönüş mesajını olumlu karşıladı. Ancak uzmanlar, TL’ye olan güvenin korunması için rezerv kaybının yavaşlatılması gerektiğini vurguluyor.
Türkiye, 2023’e kadar yüz milyarlarca dolarlık rezerv harcayarak net döviz pozisyonunda negatif bir görünüme sahip olmuştu. 2024 itibarıyla faiz artırımlarıyla TL’yi yeniden cazip hale getirme çabaları sürerken, analistler asıl sorunun politik belirsizlik olduğunu belirtiyor.