Borsa’da düşüş sürecek mi? Nelere dikkat edilmeli?

Son dönemde sürekli rekor tazeleyen Borsa İstanbul, perşembe günü yaşadığı yüzde 4.5’lik düşüşle yatırımcısına ‘düşüşün’ de olduğunu hatırlattı. Peki yaşanan son düşüş bir trend değişimine mi işaret ediyor, yoksa yeniden yükselişe geçecek mi?

Piyasalarda uzun süredir hakim olan bahar havası hafta içi yerini kara bulutlara bırakmış durumda. Kasım ayı başından 20 Ocak tarihine kadar olan sürede yükselen ve tarihi zirvesi olan 1.582 puana kadar çıkan BİST 100 Endeksi’nde yorgunluk emareleri son günlerde iyice hissedilmeye başlanmıştı. Direnç bölgelerini geçmekte zorlanan borsada bir düzeltme hareketi olacağına yönelik yorumların sayısı artıyordu. İşte böyle bir ortamda salgın kaynaklı endişeler, Avrupa’da aşı tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar ve ABD – AB arasındaki aşı kaynaklı gerilimin artması çarşamba günü küresel hisse senedi piyasalarında sert satışlara neden oldu.

Yabancı kurumdan yüklü satış

Yükseliş trendinin destek noktalarına yakın seviyelerinde işlem gören BİST 100 Endeksi, küresel anlamda azalan risk iştahının da etkisiyle 1 günde yüzde 4.5 geriledi. Özellikle yabancı bir kurumdan gelen yüklü satışlar borsadaki düşüşte etkili oldu. Çarşamba günü yaşanan depremin artçı şokları bir sonraki gün açılışında da sürdü. Satış baskısı perşembe günü de açılışta devam etti Endeks 1431 puana kadar indi ancak buradan gelen alımlarla kayıplarının bir kısmını telafi etmeye çalıştı.

Bu seviyelere dikkat!

Kısa vadede piyasaların gözü kulağı yurtdışından gelecek haberlere kitlenmiş durumda. Başta COVID-19 aşısının tedariki ve etkisine yönelik gelişmeler yakından izlenecek. Öte yandan Ocak ayı içerisinde ABD tarafında mali teşvik paketinin Kongre’ye gelmesinin yanında ileriki aylara sarkabileceği beklentisi tedirginlik yaratan bir diğer gelişme. Uzmanlar borsada sert satışta etkili olan yabancı kurumun tavrının kısa vadede yönü belirlemede etkili olacağını düşünüyor. Bu noktada yatırımcıların temkinli olmaları gerekiyor. 1500 puanın altında 1.453 seviyesi öne çıkan destek noktası. 1.500 puanın üzerinde ise 1520-25 seviyeleri şimdi direnç noktaları konumuna gelmiş durumda. Şu anki mevcut görüş, yaşanan düşüşün bir düzeltme olduğu 2021 yılına ilişkin olumlu beklentilerin korunduğu yönünde. Ancak hem küresel hem de yurtiçinden gelecek haberleri haberleri yakından izlemenizde yarar var .

Dolarda kritik seviye 7.37 TL

Küresel piyasalarda ve hisse senedi tarafında yaşanan çalkantıda dolar/ TL paritesinde dalgalanmanın sınırlı kaldığı dikkat çekti. Hatta gelişmekte olan ülke para birimleri içerisinde Türk Lirası pozitif yönde ayrıştı. Döviz piyasaları da kısa vadede aşı ve ABD’deki mali teşvik paketine yönelik haberleri izleyecek. Teknik seviyelere bakıldığında, aşağıda 200 günlük ortalamanın bulunduğu 7.37’nin altında 7.31 yakın destek. Olası yükselişlerde ise 7.45 ve 7.52 seviyeleri dirençler olarak öne çıkıyor.

VİOP’ta riskinizi azaltın!

Son 1 yılda borsa ile yeni tanışan 800 bin civarında yeni yatırımcının önemli bir kısmı borsanın sürekli yükselemeyeceğini, düşüşün de bu yatırım kararının bir tarafı olduğunu son yaşananlar sonrasında gördü. Dolayısıyla borsanın taşıdığını yüksek volatilite riski küçük yatırımcıların kredili işlemden uzak durması gerektiği gerçeğini bir kez daha gösterdi. Öte yandan hisse senedi pozisyonu taşıyan yatırımcılar, eğer VİOP’ta daha düşük maliyetle kendilerini düşüşe karşı korurlarsa bu tür dalgalanmaları daha az hasarla atlatabilirler. Konuyla ilgili bilgisi olmayan yatırımcıların, çalıştıkları aracı kurumlardaki yetkililerden bu konuda bilgi almaları yararlarına olacaktır.

Yerli dövizden vazgeçmiyor

Kurlarda yaşanan düşüşe ve yabancı girişine rağmen yerli yatırımcıların dövize olan ilgisi azalmıyor. Önceki hafta 3 ay aradan sonra ilk kez döviz satışı yapan yerli bireysel yatırımcılar, geçen hafta tekrar alıma geçti. 15 Ocak haftasında 1 milyar dolar civarı döviz satışı yapan yerli bireysel yatırımcılar, 22 Ocak haftasında 300 milyon dolarlık daha alım yaptı. Aynı hafta kurumların bankalardaki döviz hesaplarında 517 milyon dolarlık artış oldu. TL mevduatların artan cazibesine rağmen döviz hesaplarında istenen çözülmenin bir türlü gerçekleşmemesi kurlarda düşüşün hızını yavaşlattığı söyleniyor.

( dunya.com – Ufuk Korcan )