Dolar nasıl düşer? Doğru bilinen yanlışlar!
Dolar kuru gündemi meşgul etmeye devam ederken tekrar 16 seviyesinin üzerine çıkılması piyasada tedirginliğe yol açtı. Kuru frenlemek için devreye sokulan Kur Korumalı Mevduat Sistemi sonrası uzun süre 14 seviyelerinde dalgalanan kurun hızlı yükselişi hem tüketici de hem de üretici cephesinde endişelerin artmasına yol açtı. Peki dolar kuru nasıl düşer? Doğru bilinen yanlışlar!
Dolar nasıl düşer? Doğru bilinen yanlışlar! Kurun hızlı yükselişi hem tüketici de hem de üretici cephesinde endişelerin artmasına yol açtı.
Öncelikle şunu belirtmekte fayda var dolar tüm dünyada kabul edilmiş bir rezerv para. Her ne kadar son yıllarda eski gücü kalmamış olsa da hala en büyük rezerv para birimi olma niteliğini sürdürüyor. Euro beklenen büyüklüğe ulaşmış durumda değil Yen ve Yuan ise dolar kadar popüler değil. Bu anlamda doların hala en önemli rezerv para olma vasfını kabul etmek gerekliliği önem arz ediyor.
Peki dolar kontrol edilir mi?Burada kast edilen şey aslında parası rezerv para olmayan Türkiye gibi ülkeler dolar kurunu kontrol altında tutabilir mi sorusu ya da başka bir ifade ile doların değerini belirleyebilir mi? Bu sorunun yanıtı elbette hayır olarak karşımıza çıkıyor çünkü Türkiye gibi parası rezerv para olmayan ülkeler ancak kendi para birimlerini kontrol edebilirler. Bunun için de önemli olan o ülkenin ekonomik gücü olarak ön plana çıkıyor.
dolar nasıl düşerEkonomik güç nedir? Neler etkiler?
Ekonomik güç oldukça geniş kapsamlı bir tanım olmakla birlikte dar çerçevede ülkenin dünya ticaretinde sahip olduğu yer, ekonomik büyüklüğü, dış ticareti ve ticarette rekabet durumu, enflasyonu, borç oranı gibi birçok makroekonomik göstergenin bir araya gelmesi sonucu oluşmaktadır.
Türkiye ekonomisi açısından bakıldığında ise karşımıza çıkan tablo maalesef pek iç açıcı değil. Kronik olarak enflasyon problemi olan bir ülke olması hasebiyle bu anlamda Türkiye ekonomisinin zayıf karnını oluşturmakta. Yıllık %70 lere dayanan resmi enflasyon bir yandan ihracat ithalat dengesizliğinden her ay artan dış ticaret açığı bir yandan, faizlerdeki belirsizlik bir yandan, risk priminin 700 seviyesi ile kritik eşik olan 200’ün çok üstünde olması bir yandan derken kırılganlıklar çok fazla.
Peki bu kadar risk varken dolar kuru düşer mi?
Bu soruya da olumlu bir cevap vermek maalesef zor görünüyor. Çünkü iktisatta çok bilindiği üzere üçlü açmaz olarak bilinen durumu tam anlamıyla yaşıyoruz. Yani sermaye hareketlerinin serbest döviz kurunun esnek olduğu bir ortamda faiz, dolar kuru, enflasyonu aynı anda kontrol etmek imkansız olarak karşımıza çıkıyor. Buna bağımsız para politikasının uygulamasının imkansızlığı da denilebilir ki zaten Merkez Bankasının bu kadar itibar kaybına uğrayıp kendi koyduğu hedefi sürekli güncellemesi ve ıskalaması yanında Başkanının bir gece yarısı görevden alındığı bir ortamda ne kadar bağımsız para politikasından bahsedilebilir orası da ayrı bir yazı konusu.
dolar nasıl düşerPeki ne olacak? Bu sistem ne kadar daha bu şekilde devam edecek?
Ünlü fizikçi Einstein “aynı yöntemleri kullanarak farklı sonuçlar beklemek ahmaklıktır” demiş Ünlü İngiliz yazar A.C Doyle’de artık herkesçe bilinen ünlü eseri Sherlock Holmes’te “Bir kişinin verilere dayanmadan teori oluşturması en büyük hatadır. Böyle bir hata, teoriyi gerçeklere uydurmaya çalışmak yerine teoriye uyması için gerçekleri eğip bükmeye iter kişiyi.” demiştir. Ekonomik gerçeklikten uzak kurulan politikalar maalesef bir süre sonra sorunun daha da büyümesine yol açıyor ve basit şekilde çözülecek problemin kartopu gibi büyümesine yol açıyor. Bu durumu Türkiye ekonomisi faiz-enflasyon ekseninde uzun süredir yaşıyor. Sebep-sonuç ilişkisini bir yana bırakırsak dolar kurunun tekrar 16 TL üzerine çıkması enflasyonun ise %70 bandını çoktan aşmasına bakarsak bu ilişkinin nasıl olduğunu anlamamız zor olmayacaktır.
Mevcut olan riskleri azaltmadan piyasanın daha fazla risk algısını artıracak politikalar sonucunda mevcut problemler çözülmediği gibi katmerlenerek artmakta. Son açıklanan verilere göre Hazine’nin faiz ödemesi anapara ödemesini geçmiş durumda. Faizi düşük tutup kuru frenlemek adına devreye sokulan KKM’nin maliyeti ise 100 milyar liraya dayanmış durumda. Bu kadar riskli ortamda haliyle de siz faizleri %14 te tutmak isteseniz de piyasa bunu kabul etmiyor. Hazineden %14’le aldığı parayı %30’la veya daha fazlasına kredi veriyor. 10 yıllık tahvil faizleri ise %25 bandında dolanıyor.
Sonuç olarak ne kadar yüksek risk o kadar yüksek faiz, ne kadar yüksek risk o kadar düşük yatırım, ne kadar yüksek risk o kadar yüksek enflasyon, ne kadar yüksek risk o kadar yüksek dolar kuru olarak karşımıza çıkıyor.
Ne zaman riskleri düşürüp rasyonel politikalar yapılırsa ve popülist arka kapı politikalarından vazgeçilirse o zaman ekonomide işler rayına girmeye başlar.
Keşke her şey gözlerdeki ışıltı kadar kolay açıklansa ama ne yazık ki ekonomi nasıl ki rakamların ve verilerin bilimi ise piyasa da bu rakamların dilini konuşuyor.
dolar nasıl düşerBizleri twitter üzerinden takip ederek özel haberlere ilk siz ulaşabilirsiniz. Telegram kanalımıza üye olup anında şirket haberlerine ulaşabilirsiniz=> https://t.me/paraajansi – https://paraajansi.com.tr Dolar nasıl düşer Dolar nasıl düşer Dolar nasıl düşer Dolar nasıl düşer