Kovid-19'u yenen doktor Silcan: Ağrılar yüzünden bağırıp çığlık attığım oldu

KAYSERİ (AA) – Kayseri Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniğinde acil uzmanı olarak görev yapan ve yakalandığı yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) yenen doktor Mustafa Silcan, çok kötü bir sürecin ardından sağlığına kavuştuğunu söyledi.

Bir süre önce yakalandığı Kovid-19’u 25 gün süren zorlu bir sürecin ardından yenmeyi başaran Silcan, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

Silcan, evinde tedavi gördüğünü ve özellikle ilk bir haftanın çok zor geçtiğini belirtti. Kovid-19’a kendisinin de yakalanmasıyla hastaları daha iyi anladığını ve bu süreçte ölümü bile düşündüğünü anlatan Silcan, insanların “bana bir şey olmaz” düşüncesini bırakması gerektiği vurguladı.

Mustafa Silcan, herkesin bu salgını ciddiye alması gerektiğini, aksi halde hastalığa yakalanmaları durumunda kendilerini ve yakınlarını çok zorlu bir sürecin beklediğini ifade etti.

“Yaşlı hastalarımızın gözleri doluyor”

İnsanlara Kovid-19’a yakalandıklarını söylemenin çok zor olduğunu dile getiren Silcan, şunları kaydetti:

“Hastalarımız bize halsizlik, baş ağrısı ve ishal gibi çok basit şikayetlerle gelebiliyorlar. Ayrıntılı araştırmalarımız sonunda hastalarımızın Kovid-19 olduklarını kendilerine bildirmemiz o kadar zor oluyor ki özellikle yaşlı hastalarımıza bunu söylediğimiz zaman gözleri doluyor. Zor bir sürece başlayacaklarını biliyorlar. Hasta hiç beklemediği bir anda baş ağrısıyla gelip Kovid-19 olduğunu öğrenip hastaneye hatta yoğun bakıma yatacağını öğrendiği zaman kendisi ve yakını için çok zorlu bir süreç başlıyor.”

“Çok kötü bir süreç geçirdim”

Silcan, zorlu tedavi sürecini eşi ve 5 yaşındaki kızıyla atlattığını anlatarak, “Hastalar nefes alma ihtiyacı hissettikleri zaman ölüm korkusu başlıyor. Bunu bizzat yaşadığım için çok iyi biliyorum ve bu yüzden hastaların neler hissettiğini de anlayabiliyorum.” dedi.

Şiddetli nefes darlığı, eklem, kas ağrıları ve halsizlik çektiğini aktaran Silcan, şöyle devam etti:

“Öyle geceler geçirdim ki ağrılar yüzünden bağırıp çığlık attığım oldu. Bazı gecelerde nefes açlığım 75’lere, 80’lere düştü. Çok kötü bir süreç geçirdim. İnsan bu nefes açlığıyla beraber ölüm duygusunu hissediyor. Bu ölüm hissiyle beraber arkada bırakacağınız çocuğunuzu, eşinizi, akrabalarınızı düşünüyorsunuz. Kötü bir süreç. Hasta açısından da hastaya bakan açısından da kötü bir durum. Zor bir süreç atlattık.”

Silcan, virüse yakalandığında bile çalışmayı düşündüğünü dile getirerek, “Bir an önce ben de işime dönmek istiyorum çünkü bir süre sonra evde durmak da insanın psikolojisini bozuyor. Bir an önce insanlara faydalı olmak için geri dönmemiz gerekiyor çünkü bu iş bizim ve yapabilecek olan kimse yok.” şeklinde konuştu.

“Ağrı kesici bile kullanmayan biriyim ama çok zorlu bir süreç geçirdim”

Acil tıp uzmanları olarak her zaman bu konuda ön safta olmak için eğitim aldıklarını aktaran Silcan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ne kadar önlem alırsak alalım bu o kadar tehlikeli bir virüs ki bir anlık ihmalle yanınızdan geçen bir hastadan bile size bulaşabilir. Mesafe, temizlik ve maske çok önemli. Yaşadığımız bölgeye baktığımızda bazı insanlar bunu umursamasa da bunlar çok önemli kavramlar. 40 yaşındayım bugüne kadar hiçbir hastalık geçirmedim, kronik hastalığım yok, ağrı kesici bile kullanmayan biriyim ama çok zorlu bir süreç geçirdim. Bu süreçte öleceğimi hissettim. Yani ‘bana bir şey olmaz’ demek çok anlamsız, size de herkese de olabilir.”

Müzahim Zahid Tüzün