Altında Umutlar Başka Bahara mı Kaldı?

Yatırımcıların nereye gideceğini merak ettiği ons altın yeniden 1.800 doların altında sıkıştı kaldı. Küresel piyasalarda gündeme gelen reflasyon senaryosu altını baskı altında aldı. ABD’de tahvil faizlerinin ve doların yükselmesi altından çıkışlara neden olurken, kısa vadede altının 1.750 dolara kadar gevşeyebileceği tahmin ediliyor. Orta ve uzun vadede ise altına şans veren birçok analist var.

Altında bu hafta düşüşe neden olan reflasyon, güçlenen ekonomik büyüme ile enflasyonun yükselmesi, buna paralel olarak para politikası sıkılaşması olarak özetlenebilir. Ekonomik büyüme hızlandığında, bu durum emtia talebini artırıyor. Emtia fiyatlarındaki artış enflasyon verilerindeki yükselişi körüklüyor. Fakat küresel ekonomik toparlanma karşısında merkez bankalarının para politikasını sıkılaştırmaya başlayacağına dair endişeler, altının itici gücü reel faizi etkiliyor. Yatırımcılar daha iyimser bir duruş sergiliyor. Riskten kaçma azaldıkça, altının cazibesi azalıyor.

ABD’de 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 1.30’u devirerek pandemi öncesi seviyelerine gelmesi ve ekonomilerde beklenen toparlanmanın güvenli limanlardan çıkışı tetiklemesi, altının onsunu 1.769 dolar/onsa çekti. Analistler, “Altın kısa vadede daha fazla baskı altında kalabilir” değerlendirmesini yapıyor ve 1.800 doların altında kaldığı sürece altının 1.750 doları test edebileceği belirtiliyor.

Bank of America (BofA) analistleri, altın fiyatının bu yıl içinde 2000 dolar/ons seviyesinin üzerine gitme potansiyelinin devam ettiğini düşünüyor. Ancak enflasyon endişelerinin baskılanmaya devam etmesi altın için aşağı yönlü risk oluşturan bir faktör olarak görülüyor. BofA bu hafta yayınladığı raporda, altın takı talebi üzerinde artan ve merkez bankalarının altın talebinin yavaşlamasına karşın 2021 yılı için ortalama altın fiyatı tahminini 2063 dolar/ons olarak sürdürdü. Analistler, altın fiyatının ikinci çeyrekte zirve yapmasının muhtemel olduğunu belirtirken, nisan-mayıs döneminde ortalama fiyatı 2.100 dolar/ons seviyesinde gördüklerini de vurguladılar.

Altını sersemleten bir tokat da Bitcoin’den geldi. 52 bin dolar seviyesini geçerek rekor seviyeye yükselen Bitcoin, altının canını fena sıkıyor. Tesla’nın Amerikan sermaye regülatörüne 1,5 milyar dolarlık Bitcoin aldığını bildirmesi sonrasında kurumsal girişlerin hızlandığı kripto paranın fiyatı 1 yılda 5 katından fazla arttı. Sadece bu yıl yüzde 76 değerlenen Bitcoin, altın yatırımcısının da aklını çeldi. Birçok yatırımcının altın satarak Bitcoin’e yöneldiği belirtiliyor.

Piyasalarda iyimserliğin artması altın gibi getirisi olmayan varlıkları daha az çekici bir yatırım haline getiriyor. Bu da piyasalarda ‘Death Cross’ yani ‘Ölüm Kesişimi’ denen trendin ortaya çıkmasına neden olabilir. TradersLog. com’dan Dan Blystone, altının 5 gün art arda düşmesi sonrasında yapılan teknik analizlerde altın fiyatlarının, 50 günlük hareket ortalamasının 200 günlük hareket ortalamasını aşağı yönlü kırmasıyla oluşan ölüm kesişmesine doğru yol aldığına dikkat çekti. ‘Death Cross’ piyasalarda hareketli ortalamalara bakarak yorum yapılan bir trend değişimi göstergesi. En sık kullanılan göstergesi 50 günlük hareketli ortalama ile 200 günlük hareketli ortalamanın kesişmesi ile ortaya çıkıyor. Boğa piyasasından Ayı piyasasına geçişe işaret eden bir gösterge olarak kabul ediliyor. Eğer fiyatlar bu bölgede kalmaya devam ederse Ayı piyasasını tetikleyebilir.

(Dünya-Evrim KÜÇÜK)