Merkel’den AB-Çin Yatırım anlaşması mesajı

İklim kriziyle mücadeleyi, olası pandemileri engellemenin bir parçası olarak gören iki lider de, küresel ticaretten tedarik zincirlerine, temiz enerji politikalarına geçiş zorunluluğundan, teknoloji devlerinin siyasete ve topluma olan etkisine ve COVID-19 pandemisiyle mücadeleden aşılama süreçlerine birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.

Pandeminin dünyayı Davos’un formatını bile değiştirecek kadar etkilemesi ve zirvenin bu yıl Singapur’da yapılacak olmasıyla sözlerine başlayan Merkel, konuşmasında COVID-19 krizinde yaşanan tedarik zinciri sıkışmalarının gelecekte olmaması için daha dirençli hale gelmesi gerektiğini belirterek, Çin’in adını kullanmasa da, ülkelerin tedarik zincirlerinde değişiklikler gerekebileceğine işaret etti. Önceki gün Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in “çok taraflı” bir dünya düzeni fikrine katıldığını belirten Merkel, “Ancak farklı sosyal modeller söz konusu olduğunda çok taraflı dünya düzeninin tanımı da değişiyor” diyerek AB’nin önümüzdeki dönemde Çin politikalarının sertleşebileceğinin sinyalini verdi. ABD’deki yeni Biden hükümetinin de Çin politikalarında ittifaklarla birlikte hareket edeceği düşünüldüğünde, önümüzdeki dönemde ABD-AB bloğunun Çin’le bazı diplomatik ihtilaflar yaşayabileceği ihtimali güçleniyor.

AB-Çin yatırım anlaşmasının çok önemli bir adım olduğunu belirten Merkel, bunun hem yatırımları daha çok koruyacağını, hem de Çin’i daha şeffaf hale getireceğini söyledi. Dünyanın yeni ticaret bloklarına mı dönüşeceği sorusuna ise Merkel, çok taraflı küresel sistemde ABD’nin veya Çin’in tarafında olmak gibi bir yol izlemeyeceklerini, küresel ticaretin daha adil olması için uğraşacaklarını söyleyerek yanıt verdi. Yanıtında, devlet müdahalesi için sınırların hassaslığına da vurgu yapan Merkel’e göre ABÇin yatırım anlaşması yüksek teknoloji alanında bazı fırsatlara kapı açacak ve Dünya Çalışma Örgütü’nün (ILO) çalışma koşulları standartları da daha iyi karşılanacak. Bölgede Asya ülkeleri arasında imzalanan dev Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) anlaşması da Merkel’in konuşmasında vurguladığı ve memnuniyetle karşıladığı bir gelişmeydi.

G-20’nin önümüzdeki süreçte ihtiyaç duyulan koordinasyonda büyük bir sorumluluğu olduğunu belirten Merkel “Şimdi harekete geçme zamanı. Ortak prensiplerle hareket edilmeli ve belirgin zayıflıkların üstesinden koordinasyon içinde atılacak adımlarla gelinmeli” diye konuştu.

(dunya.com – Hilal Sarı )