Otomotiv Sektörü Daralıyor! Otomotiv Sanayi Derneği Yönetim Kurulu Başkanından Açıklama

Deniz Yatırım’ın 18 Kasım tarihli günlük bülteninde, Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu’nun açıklamalarına yer verildi.

Eroldu, Alman otomotiv sektöründeki daralmanın küresel otomobil piyasasında derin etkiler yarattığını belirtti. Avrupa’daki potansiyel pazar daralması nedeniyle oluşabilecek araç fazlasının Türkiye pazarına kaydırılma olasılığını ciddi bir risk olarak gördüğünü ifade etti.

Eroldu, Avrupa’daki otomotiv sektöründe yaşanan daralmanın, küresel otomotiv sektöründeki köklü dönüşümün gerektirdiği yatırım ihtiyacının, makroekonomik gelişmelerin ve değişen rekabet koşullarının bir sonucu olduğunu vurguladı. Avrupa pazarının enflasyon etkisiyle öngörülenin gerisinde kaldığını, Çin’in hem iç hem de ihraç pazarlarında rekabet gücünü artırdığını ve Avrupa’da elektrikli araç (EV) talebinin öngörülerin gerisinde seyrettiğini belirtti.

Alman üreticilerin, elektrikli araç pazarında Çinli firmalarla rekabette zorlandığını ifade eden Eroldu, Çinli markaların devlet teşvikleri ve düşük üretim maliyetleri sayesinde hızla ilerlediğini, Alman üreticilerin ise yeni teknolojilere adapte olmada daha fazla kaynak ve zaman harcamak zorunda kaldığını söyledi. Bu durumun, beklenen satış performansına ulaşmalarını zorlaştırdığını ve sektördeki rekabet avantajlarını etkilediğini belirtti.

Eroldu, Almanya Otomotiv Endüstrisi Birliği (VDA) verilerine göre, 2019’da Çin pazarındaki payı yüzde 26,2 olan Alman otomobil üreticilerinin, 2024’ün yarısında yüzde 20,3’e gerilediğini, aynı dönemde Çinli markaların pazar payının yüzde 30’dan yüzde 66’ya yükseldiğini kaydetti. Çin’deki tüketici talebindeki bu kaymanın, Alman üreticiler için kar beklentilerinin gözden geçirilmesine yol açarak finansal baskıyı artırdığını belirtti. Ayrıca, yükselen enerji ve hammadde maliyetlerinin üretim süreçlerini zorladığını ve Alman üreticilerin rekabetçi fiyat sunmalarını engellediğini ifade etti.

Sonuç olarak, Eroldu, Avrupalı otomotiv üreticilerinin küresel rekabet gücünü koruma açısından ciddi bir sınavdan geçtiğini belirtti. Bu gelişmelerin, 2025 beklentilerini ciddi şekilde şekillendirdiğini ifade etti.