Murat Kekilli, Sezai Karakoç'un 'Ey Sevgili' eserini besteleyerek müzikseverlerle buluşturdu
İSTANBUL (AA) – Besteci ve rock müzik sanatçısı Murat Kekilli’nin 5 gün önce dijital platformlardan “Sakın Kader Deme” ismiyle yayınladığı şarkı, kısa sürede binlerce kişi tarafından dinlendi.
Eser hakkında AA muhabirine açıklama yapan Kekilli, “Ey Sevgili” şiirinden 12 yıl önce haberdar olduğunu ve okuduğunda çok beğendiğini söyledi.
Kekilli, eserle tanışma hikayesini şöyle anlattı:
“Olmasını istediğim çok önemli bir işim vardı. O olursa her yeri görebilecektim yani benim için zirve demekti. Tam 6 yılımı harcadım ama yine olmadı. Araya birçok şey girdi tam olacakken yine bozuldu ve ben bu 6 yılın üzerine 1 yıl daha koşturdum aynı iş için. Düşünebiliyor musunuz bir iş için tam 7 yıl uğraşıyorsunuz ve nihayetinde olmuyor. Binlerce kilometre yol gittim geldim, koşturdum, görüşmeler yaptım ve çok emek harcadım. Umutlarımın tükenmeye başladığı bir anda bir telefon geldi ve ben bir haber aldım ‘Hemen İstanbul’a gel işin oldu.’ dediler.
Bu iş olduktan birkaç yıl sonrasıydı, Ali Ulvi adında emlakçı bir abimizle tanışmıştım. Arada bir sohbet ederdik. Yine bir gün sohbet ederken sohbetimiz kader meselesine dayandı. Ben de bu yaşadığım olayı ona detaylı bir şekilde anlattım. ‘Ne yapsan ne etsen boş, göklerden gelen bir karar vardır.’ dedi. Ben de ‘Ne kadar güzel bir cümleymiş.’ dedim. O da bana bu Sezai Karakoç’un şiirinden bir mısradır dedi ve şiirin bir kısmını daha okudu. Yani ben tam ihtiyacım olduğu bir zamanda bu şiirle tanışmış oldum.”
“Zamanı gelmeyen hiçbir ağaç meyve vermiyor”
Kekilli, eseri yaklaşık 10 yıl önce bestelediğini aktararak, “Buna rağmen şarkıyı paylaşmamıştık. Neticede zamanı gelmeyen hiçbir ağaç meyve vermiyor. Beste zaman içinde olgunlaştı ve iyice içimize sindi. Aslında normalde bir şiiri şarkıya döndürmek zordur. Ancak bu şiiri notalara dökerken zorlandığım da söylenemez. Çünkü her kelimenin insan üzerinde etkisi vardır, bestelerin de öyledir. Bu şiirin de insan kalbine dokunan tesiri olan muhteşem bir yanı vardı. Biz insanımızın sevdiği ve yazdıklarından etkilendiği bir ustanın eserini müzikle harmanladık ve bizim kalbimize dokundu. Umarım bu şarkı da dinleyenlerin kalbinin attığı yere denk gelir. Tıpkı bizde olduğu gibi.” değerlendirmesinde bulundu.
Ayasofya’nın açılışıyla aynı zamanda yayına girmesini tercih ettiklerine dikkati çeken sanatçı, “Böylece aidiyet duygusuyla alakalı durduğumuz yer bir kez daha belli olacaktı. Zaman dediğimiz şey de bizim kontrolümüzde değil, bu güne nasipmiş diyelim. Üzerinde zaten çalışıyorduk ve bitmişti sadece daha da içimize sinsin diye bekletiyorduk. Sonra malum Ayasofya açılışı haberini alınca da açılışa denk gelmesini tercih ederek yayına soktuk.” diye konuştu.
“Şarkının dikkat çekmesi bizi hem şaşırttı hem de onore etti”
Murat Kekilli, Bahaettin Karakoç, Bestami Yazgan, Mustafa Pijan Kaya, Mustafa Akgün, Murat Çelik gibi isimleri de ilgiyle takip ettiği bilgisini vererek, “Her şey sosyal ortamlara evrilmiş gibi görünüyor. Günlük ihtiyaçlarımızdan tutun da eğitim, sağlık, iş hatta ve hatta aşk bile… Böyle hızla üretilip tüketilen bir zamanda 10 sene önce bestelenmiş bir şiir ve şarkının dikkat çekmesi bizi hem şaşırttı hem de onore etti. Demek ki insanlar içinde bize hala teveccüh gösterenlerin sayısı hiç de az değilmiş. Aslına bakarsanız insan kalbi değişmiyor. İnsanımız kalbine dokunabilen hiçbir güzelliği geri çevirmiyor, karşılıksız bırakmıyor. Yüreği güzel insanlarla doludur bizim ülkemiz. Güzel kalpleriyle yanımızda olan ve bizden sevgisini, desteğini esirgemeyen herkese teşekkür ederim.” ifadelerini kullandı.
Güzelliğin paylaştıkça çoğaldığına işaret eden Kekilli, şunları kaydetti:
“Aranjörlüğünü Teoman Alpsakarya, yönetmenliğini Samet Koç kardeşim yaptı. Harika bir iş çıkardıkları için benden daha fazla alkışı hakettiklerini rahatlıkla söyleyebilirim. Bir de bu süreçte bütün işlerimizin koordinasyonunu sağlayan Uğur Kopuz kardeşim var, onun da hakkını ödemek zor… Her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.”
Klibi İstanbul Medya Akademisi tarafından çekilen şarkının sözleri şöyle:
“Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yar vardır
Yoktan da vardan da ötede bir yar vardır
Hep suç bende değil yar
Beni yakıp yıkan bir nazar vardır
Sakın kader deme
Kaderin üstünde bir kader vardır”