Bugün Piyasalarda FED Kararı Öncesi Temkinli Bekleyiş Hakim!
Bugün Piyasalarda FED Kararı Öncesi Temkinli Bekleyiş Hakim! İnfo Yatırım Uluslararası Piyasalar Raporunda Bugüne Dair Küresel Piyasalardaki Beklenen Gelişmeleri ve Etkilerini Değerlendirdi. İşte Detaylar...
Büşra Bulut
Bugün Piyasalarda FED Kararı Öncesi Temkinli Bekleyiş Hakim! İnfo Yatırım Uluslararası Piyasalar Raporunda Bugüne Dair Küresel Piyasalardaki Beklenen Gelişmeleri ve Etkilerini Değerlendirdi. İşte Detaylar...
Piyasaların bugünkü Fed kararı öncesinde bu kadar temkinli olmasının arkasında iki ana faktör var: veri akışındaki bozulma (hükümet kapanması) ve Powell sonrası döneme dair Kevin Hassett beklentisi. İkisi de, para politikasının önümüzdeki 1–2 yılındaki yönünü netleştirmek yerine daha da flu hâle getiriyor.
Önce veri tarafıyla başlayalım. ABD’de Ekim ve Kasım aylarında yaşanan hükümet kapanması, istihdam ve enflasyon gibi kritik makro verilerin zamanında derlenmesini ve yayımlanmasını aksattı. Normalde Fed, toplantıya girerken son ayın tarım dışı istihdam, işsizlik oranı, ücretler ve çekirdek PCE gibi göstergelerine bakarak “ekonomi soğuyor mu, ısınıyor mu?” sorusuna daha net cevap verebiliyordu. Bu kez ise Kasım verilerinin önemli kısmı toplantıdan sonra açıklanacak: Kasım istihdam raporu 16 Aralık’ta, enflasyon verisi ise 18 Aralık’ta gelecek.

Yani Fed, bugün faiz kararı alırken elinde tam bir çeyrek döngüsünü kapsayan güncel veri seti yok. Bu durum hem komite üyeleri için hem de piyasalar için belirsizlik yaratıyor. Powell basın toplantısına çıktığında, “bir sonraki adım budur” diye net bir patika çizemeyecek; çünkü kendi ifadesiyle bile “veriler gelmeden kesin konuşmak mümkün değil.”
Bu yüzden mesajının merkezinde “veri odaklıyız, gelen her yeni veriyle değerlendireceğiz” vurgusu olacak. Bu, piyasaların sevdiği türden bir “ileri yönlendirme” değil; aksine, volatiliteyi besleyen, her yeni veri açıklamasını mini bir “Fed toplantısı”na dönüştüren bir çerçeve.
İkinci başlık ise Powell sonrası Fed ve burada devreye Kevin Hassett giriyor.
Powell’ın başkanlık süresi Mayıs 2026’da dolacak ve Donald Trump’ın yeni bir isim ataması gerekiyor. Beyaz Saray Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett, şu anda piyasaların gözünde en güçlü aday. Hassett, ekonomi politikalarında ağırlıklı olarak büyüme ve istihdamı önceleyen, Trump’ın “daha düşük faiz, daha zayıf dolar” yönündeki tercihine yakın duran bir isim olarak algılanıyor.
Bu nedenle son haftalarda konuşulan “Hassett trade” dediğimiz fiyatlama şeması ortaya çıktı: yatırımcılar, daha gevşek bir Fed beklentisiyle kısa vadeli faizlerde daha agresif indirim fiyatlıyor, bu da kısa uçta faizleri aşağı, doları görece zayıf, hisse senedi ve diğer riskli varlıkları yukarı itiyor.
Aynı anda, uzun vadeli tahvil faizleri (10–30 yıl) enflasyon ve bütçe disiplini endişeleri nedeniyle yükselmeye devam ediyor; çünkü piyasa, “Hassett bile gelse, eğer enflasyon inatçı kalır ve maliye politikası aşırı gevşek olursa, 10–30 yıllık faizler sonsuza kadar düşük kalamaz” diye düşünüyor. Sonuçta, getiri eğrisi kısa uçta aşağı, uzun uçta yukarı eğimli, yani dikleşen bir yapı kazanıyor.

Bu iki unsur birlikte düşünüldüğünde, ortaya şöyle bir resim çıkıyor: Fed, bugünkü 25 baz puanlık indirimle kısa vadede biraz daha gevşeme alanı açsa bile, veri eksikliği ve komite içindeki görüş ayrılıkları yüzünden ilerisi hakkında net söz veremiyor. Üstelik 2026’ya yaklaşırken olası bir Hassett başkanlığı, Fed’in siyasi baskıya daha açık olabileceği, ancak buna rağmen yüksek enflasyon ve artan kamu borcu nedeniyle uzun vadeli faizleri çok aşağı çekemeyeceği bir senaryo yaratıyor.
Piyasalar da bu tabloyu şöyle okuyor: “Sürekli ve derin faiz indirimleri dönemi bitiyor; yerine, mali teşvikle desteklenen nispeten güçlü büyüme ama daha yüksek ve kalıcı enflasyon riskinin olduğu bir dünya geliyor.” Bu algı, özellikle uzun vadeli tahvil faizlerini 2009 sonrası zirvelere taşımış durumda.
O yüzden bugün 22.00’deki karar öncesinde S&P 500, Nasdaq, dolar ve tahvil piyasasında gördüğün bu “temkinli bekleyiş” aslında klasik bir “önce Fed’i bir görelim” havasından biraz farklı. Yatırımcılar, hem bu toplantının sonucunu hem de Powell sonrası dönemin siyasi ve enflasyonist risklerini aynı anda fiyatlamaya çalışıyor.
Kısa vadede Hassett beklentisiyle “daha düşük kısa faiz, daha zayıf dolar, riskli varlıklarda ralli” hikâyesi öne çıkarken, uzun vadede “yüksek enflasyon ve bozulmuş bütçe disiplini nedeniyle inatçı yüksek uzun vadeli faizler” senaryosu tahvil piyasasından hisse piyasasına kadar tüm varlık fiyatlamalarının arka planındaki temel çerçeveyi oluşturuyor.
Son dakika önemli diyorsanız… Sadece çok özel haberler anında ve hızlıca telefonunuza, WhatsApp’a gelsin diyorsanız… 👉 Tıklayın ve kaydolun!