Çalışanlarda koronavirüs salgını ile ilgili endişe azalıyor
İSTANBUL (AA) – Kariyer.net'in "Koronavirüs ve İş Hayatı" araştırmasının ikinci dönem sonuçlarına göre, salgının seyrine ilişkin belirsizliklerin ikinci dönemde görece azaldığı, İK yetkilileri ve beyaz yaka çalışanların da salgınla ilgili endişe seviyelerinin ilk döneme göre düştüğü görüldü.
Kariyer.net'in "HR Pulse" araştırma serisi kapsamında Curiocity iş birliği ile gerçekleştirdiği "Koronavirüs ve İş Hayatı" araştırmasının ikinci dönem sonuçları yayımlandı.
Koronavirüs salgınının iş hayatına etkisini gözlemlemek amacıyla gerçekleştirilen araştırma, beyaz yakalı çalışanlar ile İK yetkililerinin eğilimlerindeki değişimi gözlemlemek amacıyla mart ve nisan aylarında, iki kez gerçekleştirildi. Kariyer.net'in mavi yaka çalışanlara özel platformu İşin Olsun'un desteği ile nisan ayı başında mavi yaka çalışanlar da araştırmaya dahil edildi.
"Koronavirüs ve İş Hayatı" ikinci dönem araştırmasına, 996 beyaz yaka ve 500 mavi yaka çalışan katılırken, 357 işveren/İK yetkilisinin de görüşleri alındı.
Araştırma sonuçları, salgının seyrine ilişkin belirsizliklerin ikinci dönemde görece azaldığını, İK yetkilileri ve beyaz yaka çalışanların da salgınla ilgili endişe seviyelerinin ilk döneme göre düştüğünü ortaya koydu.
– Süreç uzadıkça evden çalışma cazibesini yitiriyor
Salgın nedeniyle şirketlerinde evden çalışma önlemi alınan beyaz yaka çalışanlardan, bu esnekliğin gelecek dönemde kalıcı olmasını talep edenlerin oranının ikinci dönemde yüzde 13 düşüş göstermesi dikkati çekti.
Çalışanların evden çalışma sisteminin kalıcılığı konusundaki istekliliğinin azalması, sürekli evden çalışma yerine belirli günlerde evden çalışılan modellere daha sıcak bakılabileceğine işaret etti.
Diğer yandan ilk döneme göre, tekrar ofise dönme konusundaki tedirginlik düzeyinin İK yetkililerinde yüzde 47'den yüzde 39'a, beyaz yaka çalışanlarda ise yüzde 54'ten yüzde 43'e düştüğü görüldü.
Bu durum, çalışanların evden çalışma sisteminin kalıcılığı konusundaki istekliliğinin azalmasının nedenlerinden biri olarak görüldü.
– Evden çalışmak, İK yetkililerini daha fazla zorlamaya başladı
Şirketlerinde evden çalışma uygulamasına geçilmesinin günlük işlerini olumsuz etkilediğini belirten İK yetkililerinin oranı ilk dönemde yüzde 37 olurken, ikinci dönemde yüzde 50 seviyesine yaklaştı.
Beyaz yaka çalışanların yaklaşık yarısı, evden çalışmanın verimliliklerinde bir fark yaratmadığını belirtti. Hem İK yetkilileri hem de beyaz yaka çalışanlar, evden çalışmanın daha az verimli olmasının en önemi iki sebebini, "çalışma arkadaşları ile eş zamanlı iş yürütememek" ve "evde odaklanmanın zor olması" şeklinde açıkladı.
– Beyaz yakalıların endişe seviyesi düşüyor
Araştırmanın ikinci dönem sonuçları, hem İK yetkililerinin (yüzde 47) hem de beyaz yaka çalışanların (yüzde 51) salgınla ilgili endişelerinin benzer seviyelerde olduğunu ve bu kesimin endişe seviyesinin mavi yakalı çalışanlara (yüzde 60) göre daha düşük olduğunu ortaya koydu.
Diğer yandan salgına yönelik tutumunda endişeli olduğunu söyleyen İK yetkililerinin endişe seviyelerinde ilk döneme göre yüzde 17, beyaz yaka çalışanların ise yüzde 14 düşüş görüldü.
Hem beyaz yaka hem de mavi yaka çalışanların endişe ettikleri konularının başında sırasıyla ailelerinin sağlığı ve aile büyükleri/yaşlıların sağlığı geldi.
Salgın sonrası normal düzene geri dönüleceğini düşünen İK yetkilileri (yüzde 25) ve beyaz yaka çalışan (yüzde 25) oranı ikinci dönemde artış göstererek, mavi yakalı çalışanlar (yüzde 27) ile benzer seviyelere yükseldi.
Şirketlerinin aldıkları önlemleri, bu önlemlerin iletişimini ve şirketin kriz yönetimi performansını yeterli bulduğunu belirten beyaz yaka çalışan oranının, ilk döneme kıyasla yaklaşık yüzde 10 artması dikkati çekti. Diğer yandan beyaz yaka çalışanların yarısı, kriz yönetiminde şirketlerinin kriz yönetimi performansının kendilerini tatmin etmediğini ifade etti.
Araştırma sonuçları, mavi yaka çalışanların (yüzde 33), beyaz yaka çalışanlara (yüzde 23) göre şirketlerinin aldığı önlemleri daha yetersiz bulduğunu gösterdi.
Araştırmanın ikinci dönem sonuçları, işletmelerin sadece çalışanları için değil, tedarikçiler, müşteriler gibi ekosistemindeki diğer paydaşlar ve toplumdaki ihtiyaç sahipleri için de aldıkları önlemleri ilk döneme göre yüzde 9 civarında arttırdığını gösterdi.
Çalışanların, işletmelerin aldığı önlemler açısından farkındalığı ikinci dönemde artmış olsa da bu önlemlerden haberi olmayanların oranının hala yüzde 40'ın üzerinde olması dikkati çekti.
– Her 10 işletmeden 4'ü, kısa çalışma modeline geçti
Salgın süreci uzadıkça alınan önlemler şekil değiştirirken, özellikle maliyetlerin kısılması ve kısa dönem çalışma modeli gibi önlemlerin ilk döneme göre arttığı görüldü. Kısa çalışma modeline geçen işletmelerin ikinci dönemde yüzde 23'ten yüzde 41'e çıktığı görüldü.
Salgın sürecindeki belirsizliğin azalması ile beyaz yaka çalışanların işveren markasına yönelik genel yaklaşımlarının tüm başlıklarda iyiye gittiği gözlemlendi.
Bu dönemde beyaz yaka çalışanlarının motivasyonunu artırmaya yönelik ek uygulamalar yapan şirketlerin oranı yüzde 12 artışla yüzde 27'ye ulaşsa da son dönemde işverenlerin yüzde 73'ünün çalışan motivasyonunu artırmak için herhangi bir uygulama yapmadığı dikkati çekti.
Beyaz yaka çalışanların salgın dönemindeki haklarının neler olduğu konusunda bilinç seviyesi ikinci dönemde artsa da yarıdan fazlasının bu dönemdeki haklarını bilmemesi dikkati çeken diğer bir bulgu oldu.
Diğer yandan araştırmada şirket yönetimine güven, şirkete bağlılık, performansa etki gibi başlıklarda mavi yaka çalışanların, beyaz yakalılara göre daha olumsuz yanıtlar verdiği görüldü.
"Şirketiniz motivasyonunuzu artırmak için ek uygulamalar yapıyor mu?" sorusuna mavi yaka çalışanların sadece yüzde 10'u "evet" yanıtını verdi.