Rehavete kapılmak salgının tekrar pik yapmasına yol açabilir
İSTANBUL (AA) – İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sait Gönen, yeni tip koronavirüsle mücadele çalışmalarını, kontrollü sosyal hayata geçişi ve normalleşme sürecini AA muhabirine değerlendirdi.
Dünyanın Kovid-19 pandemisiyle bir anda karşı karşıya kaldığını anımsatan Gönen, bu süreçte değişik ülkelerde çok dramatik sahnelerin ortaya çıktığını anlattı.
Türkiye’de pandemi sürecinde doğru zamanda doğru kararların alındığını ve uygulandığını belirten Gönen, “Çin ve daha sonra dramatik İtalya, İngiltere ve Amerika örneğine bakınca, ülkemizde yapılan mücadele bu ülkelerle kıyaslandığında doğru bir mücadele verildiğini ve tüm sağlık çalışanlarının topyekün mücadelesiyle bu sürecin daha az hasarla geçirildiğini düşünüyorum. Tabii ki hala bu süreç bitmiş değil, salgında birinci dalga devam ediyor.” diye konuştu.
“Ülkemiz başarılı bir şekilde bu süreci yürütüyor”
Gönen, bu mücadele sırasında ilaç ve kişisel koruyucu ekipman ile yoğun bakım yatağı ve yatırılacak hastalarla ilgili bir sıkıntı yaşamadıklarını dile getirerek, “Ülkemizdeki sağlık çalışanlarının daha önceden de çok sayıda hastayla karşılaşmasının da verdiği bir öz güven ve yine sağlık çalışanlarımızın donanımlı, hastanelerimizin yeterli ekipmana sahip olmasının, Türkiye’nin koronavirüsle başarılı mücadelesinde etken olarak söylenebilir. Ülkemiz bu konuda iyi bir mücadele verdi ve başarılı bir şekilde bu süreci yürütüyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Salgının başında 65 yaş ve üstü ile 20 yaş altına sokağa çıkma kısıtlaması getirilmesinin çok doğru bir karar olduğuna, bu kararla yaşlıların korunduğuna işaret eden Gönen, ilk zamanlarda gelen hastaların büyük bir oranının ileri yaşta olduğunu, daha sonra ise orta yaşlı hastaların daha fazla hastaneye geldiği bir sürecin yaşandığını anlattı.
“Kısıtlamaların kaldırılması salgının bittiği anlamına gelmiyor”
Kısıtlamaların geçen hafta başında kaldırıldığını hatırlatan Gönen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kısıtlamaların kaldırılması salgının bittiği anlamına gelmiyor. Çünkü Kovid-19’u direkt etkileyecek bir tedavi, ilaç ya da aşı bulunana kadar bu salgınla yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Kısıtlamaların kaldırılmasının vereceği hasar, ancak bizlerin yeni normale adapte olmasıyla telafi edilebilir. Yeni normalden kasıt da maske, mesafe ve hijyene dikkat etmek. Kısıtlamanın tamamen kaldırılmasıyla vaka sayılarının biraz yükselmesi öngörülüyordu fakat rehavete kapılmak tekrar salgının pik yapmasına yol açabilir. Çünkü halen bu salgının verdiği hasarlar devam ediyor. Halen salgının bulaş gücü oldukça yüksek, bir kişi çok sayıda insana bulaştırabiliyor. Sosyal mesafeyi koruyarak, maske takarak, el hijyenine dikkat ederek, kendimizi de çevremizi de Kovid-19’dan koruyabiliriz.”
“Aynı mücadeleyi vermek o kadar kolay olmayabilir”
Herkesin, kendisi, ailesi, çevresi ve toplum için kurallara uymak mecburiyetinde olduğunu vurgulayan Gönen, “Çünkü geriye dönüp baktığımızda son üç ayda devletimiz, Sağlık Bakanlığı ve sağlık çalışanları ile toplumumuz topyekün bir mücadele verdi. Bu mücadeleyi de ilanihaye sürdürecek psikolojik donanıma hepimiz sahip olmayabiliriz. Yani geriye dönüp ‘Aynı mücadeleyi hadi verelim.’ dersek o kadar kolay olmayabilir. Toplumun bunun bilincinde hareket etmesi gerekir.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Gönen, normalleşme sürecinde olumsuz sahnelere tanık olduklarını dile getirerek, bunların Kovid-19 salgınının tekrar artmasına yol açabileceği uyarısında bulundu.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde salgının başladığı günden bu yana 165’i yoğun bakım ünitesinde, 1200’ü hastanede yatılı olmak üzere 11 bin Kovid-19 hastasını tedavi ettiklerini kaydeden Gönen, şöyle devam etti:
“Günde 504’e kadar çıkan Kovid-19 hastası müracaatlarımız 50-60’a kadar inmişti. Yatan hasta sayımız 225’lerden 30’lara inmişti ama son bir haftada yatan hasta sayımız 50 civarına çıktı. 17 Kovid servisi açmıştık, bunun 14’ünü kapatmıştık. 3 Kovid servisimiz kalmıştı. Son bir haftada bir servisi tekrar açmak zorunda kaldık. Ne olur diğer servisleri de açmayalım. Çünkü burası aynı zamanda bir eğitim yuvası, öğrencilerimiz var. Yine Türkiye’nin her tarafından çok değişik hastaların müracaat ettiği bir kurumuz ve o hastalarımızı bu pandemi sürecinde öteledik. Acil ameliyatların dışındaki bütün ameliyatları durdurduk. Başka hastalara, ciddi rahatsızlıkları olanlara bile bir süre hastaneye gelmemelerini söyledik. Artık biz de kendi rutinimize dönme arzusundayız. Onun için tüm toplumun kurallara uyması şart. Yeni normal bu demek zaten. Yoksa martın ilk haftasına dönmek gibi bir şansımız yok.”
“Ay sonuna kadar acil olmayan ameliyatları tekrar durdurduk”
Sosyal mesafe, maske ve hijyene dikkat edilirse salgında yeni bir atağın beklenmediğini belirten Gönen, “Dünyada son Kovid hastası bitene kadar salgınla mücadele devam edecek. Ne kadar minimize eder ve sadece pandemi hastanelerinde bunları takip edebilirsek bizler de rutinimize dönmüş oluruz. Rutinimizde de zaten her gelen hastanın yakınması ne olursa olsun Kovid pozitif mantığıyla değerlendirip, ondan sonra diğer tıbbi tedavisine başlıyoruz. Bundan sonraki çalışma sürecimizde Kovid dünyada yok edilene kadar hastalara yaklaşımımız bu şekilde olacak.” dedi.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nin hala pandemi hastanesi olarak hizmet vermediğine dikkati çeken Gönen, “İl Sağlık Müdürlüğüyle görüşmelerimizde haziran ayının ilk haftasından sonra tamamen kendi rutinimize dönmeyi bekliyorduk. Kısıtlamaların kalkmasıyla biraz hareketlenme oldu. Biz de haziran sonuna kadar acil olmayan ameliyatları maalesef tekrar durdurmak zorunda kaldık ama bazı polikliniklerimizdeki kısıtlamaları kaldırdık. Bazı bölümler küçük ameliyatlarına başladı ama eski rutinimize henüz dönemedik. Eski rutinimizin belki yüzde 30’una döndük.” diye konuştu.
“Virüsün mutasyona uğradığına dair gözlemler var ama bilimsel veri yok”
Gönen, koronavirüsün mutasyona uğradığı iddialarına ilişkin de şunları söyledi:
“İlk vakalarda ölüm oranı bugünle kıyasladığımızda daha yüksekti. Ülkemiz hem Çin hem İtalya tecrübesini değerlendirerek, kendi bilim kurulumuz ve Sağlık Bakanlığının Bilim Kurulu’nun tavsiyeleriyle Kovid-19 tedavisinde şu anda dünyada da kullanılan ilaçlar daha erken safhada tedavide kullanılmaya başlandı. Son günlerde gelen vakalarımızda yoğun bakıma gidiş oranı daha az, ayaktan tedavi verdiğimiz hasta sayısı daha fazla. Bunları gözlemliyoruz ama virüsün mutasyona uğradığına dair henüz bilimsel bir veriye sahip değiliz. Bu tür tahminler ama bunun bir bilimsel verisi henüz yok. Hastalardan gözlemlerimizle daha sıkıntılı hastalar değil de ayaktan tedavi edilecek hastaların gelme oranının arttığını söyleyebilirim. Yine yoğun bakım hasta sayımız, entübe olan hasta sayımız da başlangıçla kıyaslarsak oldukça azaldı. Şu anda yoğun bakım ünitemizde 7 hasta var. Halbuki yoğun bakım ünitemiz tamamen dolmuştu. Ameliyathaneyi yoğun bakım ünitesi haline getirmiştik. O da yetmedi, başka yoğun bakım ünitelerini Kovid pozitif yoğun bakı haline getirip yoğun bakımdaki yatak sayımızı 100’ün üzerine çıkarmıştık.”
Türkiye’de salgınla çok büyük bir mücadele verildiğinin altını çizen Gönen, “Bu mücadelenin başarıya ulaşması için devamı gerekiyor. Tekrar aynı mücadeleyi sil baştan verecek sağlık çalışanlarının performansı ve psikolojisi yetmeyebilir. Bu başarıyı gölgeleyecek davranışlardan kaçınmamız gerekir. İşi olmayan insanların bir süre daha sokaklara çıkmamasının doğru olduğu kanaatindeyim.” şeklinde konuştu.