Dün Tahvil ve Döviz Piyasalarında Neler Yaşandı?
Halk Yatırım yayınladığı 12 Eylül tarihli günlük bültende tahvil ve döviz piyasalarındaki gelişmelere yer verdi. İşte detaylar...

Yayınlama Tarihi: 12.09.2025 14:22
—
Son Güncelleme: 12.09.2025 14:22
Tahvil ve Döviz Piyasalarında Neler Oldu?
Halk Yatırım yayınladığı 12 Eylül tarihli günlük bültende tahvil ve döviz piyasalarındaki gelişmelere yer verdi. Aracı kurumun analizi şu şekilde:
"Küresel piyasalarda,ABD’de Ağustos ayı TÜFE aylık bazda %0,4, yıllık bazda %2,9 ile beklentilere paralel açıklanırken, haftalık işsizlik maaşı başvuruları 263 bin kişi ile beklentilerin üzerinde açıklandı. Ayrıca Çekirdek TÜFE ise aylık bazda %0,4, yıllık bazda %3,1 ile beklentiler dahilinde açıklandı. Avrupa Merkez Bankası mevduat faiz oranını %2, politika faiz oranını %2,15 ile beklentiler dahilinde sabit tuttu. Veriler sonrası tahvil piyasalarında alıcılı seyir izledi.
Gün içinde ABD 10 yıllık gösterge tahvil faizi 4 bp azalışla %4,01’ya, Almanya 10 yıllık gösterge tahvil faizi %2,65 seviyesinden işlem gördü. Türkiye’nin 5 yıllık Dolar cinsi CDS risk primi 6 bp azalışla 261 bp’dan işlem görürken, Ocak 2035 vadeli 10 yıllık Eurobond faizi 3 bp azalışla %6,78 seviyesinden işlem gördü. Döviz tarafında, majör para birimleri ABD Dolar’ı karşısında değer kazandı. Dolar Endeksi 97,547 seviyesine gerilerken, Euro / Dolar paritesi 1,1738 seviyesine yükseldi. Dolar / TL spot kuru ise 41,29 seviyesinde işlem gördü. Yurt içi tarafta TCMB, politika faizini beklentilerin üzerinde 250 bp indirerek %40,50 seviyesine çekti. Karar metninde, “Ağustos ayında enflasyonun ana eğilimi yavaşlarken, ikinci çeyrekte büyüme öngörülerin üzerinde gerçekleşti ancak yurt içi talep zayıf seyrini korudu. Talep koşullarının dezenflasyonist düzeyde olduğu görülürken, gıda fiyatları ve hizmet kalemleri enflasyon üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor. Sıkı para politikası fiyat istikrarı sağlanana kadar sürecek ve talep, kur ile beklenti kanalları üzerinden dezenflasyonu güçlendirecek. Orta Vadeli Program’ın desteğiyle, faiz kararları enflasyonun gerçekleşmeleri, eğilimi ve beklentilerine göre ihtiyatlı biçimde şekillendirilecek. Enflasyon görünümü ara hedeflerden saparsa ek sıkılaştırma gündeme gelecektir“ ifadelerine dikkat çekildi.
Faiz kararı sonrası TL tahvil piyasaları sınırlı alıcılı seyir izledi. Temmuz 2027 vadeli 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi 21 bp azalışla %40,68, 10 yıllık gösterge tahvilin faizi ise 8 bp azalışla %32,78 seviyesine geriledi. BİST Kesin Alım Satım Pazarı’nda işlem hacmi 34,5 milyar TL’ye yükseldi. 5 Eylül ile biten haftada yurt dışı yerleşiklerin DİBS stokunda, piyasa ve kur hareketlerinden arındırılmış haftalık değişimlere göre 785,1 Milyon Dolar azalış olurken, özel sektör borçlanma aracı stokunda 835 milyon Dolar artış gerçekleşti. İlgili haftada DİBS stoku 38,4 Milyar TL artarak 7,33 Trilyon TL nominal olurken, aynı hafta YD yerleşiklerin DİBS stoku ise 31,8 Milyar TL azalarak 584,6 Milyar TL seviyesine geriledi.

Böylece YD yerleşiklerin DİBS stoku içindeki payı %7,93'e geriledi. Yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatlarında ise parite etkisinden arındırılmış olarak toplamda yaklaşık 2,834 Milyon dolar artış izlenirken, gerçek kişilerde 941 Milyon dolar artış, tüzel kişilerde ise 1,893 milyon dolar artış görüldü."
Halk Yatırım yayınladığı 12 Eylül tarihli günlük bültende tahvil ve döviz piyasalarındaki gelişmelere yer verdi. Aracı kurumun analizi şu şekilde:
"Küresel piyasalarda,ABD’de Ağustos ayı TÜFE aylık bazda %0,4, yıllık bazda %2,9 ile beklentilere paralel açıklanırken, haftalık işsizlik maaşı başvuruları 263 bin kişi ile beklentilerin üzerinde açıklandı. Ayrıca Çekirdek TÜFE ise aylık bazda %0,4, yıllık bazda %3,1 ile beklentiler dahilinde açıklandı. Avrupa Merkez Bankası mevduat faiz oranını %2, politika faiz oranını %2,15 ile beklentiler dahilinde sabit tuttu. Veriler sonrası tahvil piyasalarında alıcılı seyir izledi.
Gün içinde ABD 10 yıllık gösterge tahvil faizi 4 bp azalışla %4,01’ya, Almanya 10 yıllık gösterge tahvil faizi %2,65 seviyesinden işlem gördü. Türkiye’nin 5 yıllık Dolar cinsi CDS risk primi 6 bp azalışla 261 bp’dan işlem görürken, Ocak 2035 vadeli 10 yıllık Eurobond faizi 3 bp azalışla %6,78 seviyesinden işlem gördü. Döviz tarafında, majör para birimleri ABD Dolar’ı karşısında değer kazandı. Dolar Endeksi 97,547 seviyesine gerilerken, Euro / Dolar paritesi 1,1738 seviyesine yükseldi. Dolar / TL spot kuru ise 41,29 seviyesinde işlem gördü. Yurt içi tarafta TCMB, politika faizini beklentilerin üzerinde 250 bp indirerek %40,50 seviyesine çekti. Karar metninde, “Ağustos ayında enflasyonun ana eğilimi yavaşlarken, ikinci çeyrekte büyüme öngörülerin üzerinde gerçekleşti ancak yurt içi talep zayıf seyrini korudu. Talep koşullarının dezenflasyonist düzeyde olduğu görülürken, gıda fiyatları ve hizmet kalemleri enflasyon üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor. Sıkı para politikası fiyat istikrarı sağlanana kadar sürecek ve talep, kur ile beklenti kanalları üzerinden dezenflasyonu güçlendirecek. Orta Vadeli Program’ın desteğiyle, faiz kararları enflasyonun gerçekleşmeleri, eğilimi ve beklentilerine göre ihtiyatlı biçimde şekillendirilecek. Enflasyon görünümü ara hedeflerden saparsa ek sıkılaştırma gündeme gelecektir“ ifadelerine dikkat çekildi.
Faiz kararı sonrası TL tahvil piyasaları sınırlı alıcılı seyir izledi. Temmuz 2027 vadeli 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi 21 bp azalışla %40,68, 10 yıllık gösterge tahvilin faizi ise 8 bp azalışla %32,78 seviyesine geriledi. BİST Kesin Alım Satım Pazarı’nda işlem hacmi 34,5 milyar TL’ye yükseldi. 5 Eylül ile biten haftada yurt dışı yerleşiklerin DİBS stokunda, piyasa ve kur hareketlerinden arındırılmış haftalık değişimlere göre 785,1 Milyon Dolar azalış olurken, özel sektör borçlanma aracı stokunda 835 milyon Dolar artış gerçekleşti. İlgili haftada DİBS stoku 38,4 Milyar TL artarak 7,33 Trilyon TL nominal olurken, aynı hafta YD yerleşiklerin DİBS stoku ise 31,8 Milyar TL azalarak 584,6 Milyar TL seviyesine geriledi.

Böylece YD yerleşiklerin DİBS stoku içindeki payı %7,93'e geriledi. Yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatlarında ise parite etkisinden arındırılmış olarak toplamda yaklaşık 2,834 Milyon dolar artış izlenirken, gerçek kişilerde 941 Milyon dolar artış, tüzel kişilerde ise 1,893 milyon dolar artış görüldü."