Normalleşme sonrası İstanbul’da beklenen trafik kabusu, yeni bir krize yol açar mı?

Covid-19 vakalarının en çok görüldüğü şehir olan İstanbul’da, şu an için Koronavirüs önlemleri kapsamında sınırlı sayıda yolcu taşınan toplu ulaşım araçlarında, normalleşme ile ortaya çıkacak durum uzmanları endişelendiriyor.
Özel araç kullanımında yüzde 15’lik artış yaşanacağı ve kentteki trafik sıkışıklığının önümüzdeki dönemde krize dönüşeceği ortak kanaat olarak vurgulanırken, İstanbul Valiliği bünyesinde kurulan Ulaşım Bilim Kurulu ise acil eylem planı üzerinde çalışmalara başladı.
Milliyet’te yer alan habere göre; normal zamanlarda ortalama 13 milyon yolculuk hareketi gerçekleşen toplu taşımada yeni dönemde sosyal mesafe kuralının nasıl uygulanacağı ve özel araç sayısındaki artışa bağlı trafik sıkışıklığı tartışılan konuları arasında yer alacak.
İstanbul Valiliği bünyesinde kurulan Ulaşım Bilim Kurulu’nu başında bulunan Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, “Karantinanın kalktığı tüm şehirlerde bireysel araçlara yöneliş, toplu taşımadan kaçış söz konusu. Toplu taşıma ve trafikteki duruma yönelik her hafta ölçümler yapıyoruz. Günler geçtikçe yolcu, yolculuk ve araç sayısında artış yaşanıyor” dedi.
İstanbul’da 4 milyon 200 bine yakın araç bulunduğunun dile getiren Prof. Dr. Ilıcalı, “Normalleşme ile özel araç yöneliminde yüzde 15’lik artış ve beraberinde çok ciddi trafik sıkışıklığı bekliyoruz. Toplu ulaşımdaki kişi sayısında yarı yarıya azalma olabilir. Normal zamanda, trafik sıkışıklığının yüzde 85’i otomobil kaynaklı. Yüzde 15’lik ilave artış demek. 15 kilometre saat olan trafik hızının iki katına çıkması anlamına geliyor. 15 kilometrelik bir mesafeyi bir saat yerine iki saatte gideceğiz. Bunun adı ulaşım krizi demektir. Toplu taşımanın insan sağlığını riske atmadan mutlaka eskisi gibi cazip hale getirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Normal dönemde günde 8 milyon kişinin kullandığı toplu taşımadaki sayısının geçtiğimiz Nisan ayında 900 bin seviyesine gerilediğini sözlerine ekleyen Prof. Dr. Ilıcalı uyarılarını şöyle sıraladı:
* Mayıs ayında bu rakam 1 milyon 100’e çıkmış durumda. Hıfzıssıhha kararına göre toplu taşıma araçlarındaki doluluk oranını yüzde 25’i geçemiyor. 100 yolcu kapasiteli bir araca 25 kişiden fazla kişi binemez durumda. Tıp dünyası İstanbul özelinde ortaya çıkacak tabloya göre bu durumu yeniden ele almalı.
* Normalleşme döneminde araçların yüzde 25 kapasite ile çalışması, bir kişinin ancak 5-6 saatte işyerine gitmesi anlamına gelir. Sosyal mesafe ve maske zorunluluğu, dezenfektan kuralları ile kademeli olarak yüzde 25 kotası artırılabilir. Özel araçlardan kaynaklanacak hava kirliliği de sorun olarak karşımıza çıkacak. Yeni dönemde, bir kısım insanın evden çalışması, bir kısım insanın da esnek saat uygulaması ile işyerine ulaşması gerekiyor. Toplu ulaşımın yüzde 35’inin öğrencilerden oluştuğu düşünülürse, uzaktan eğitim modelinin yaygınlaşması da elzem. Vali Bey, gerekli tedbirlerin uygulanması noktasında çok titiz davranıyor. Tüm bu sorunların nasıl aşılabileceğine yönelik eylem planı üzerinde İBB ile koordineli çalışacağız.